Bach, Beethoven, Itri devlerdi. Ama bir de türküler vardı! Türk, Kürt, Ermeni, Süryani türküleri, Balkan türküleri, oyun havaları, Orta Anadolu'dan bozlaklar, Doğu'dan o bölgeden halaylar, uzun havalar, Karadeniz horonları, Batı Anadolu'dan zeybekler, güneyin mengileri. Büyük edebiyat yapıtlarını okumanın benzersiz doyumu yanında basit halka karışarak onların aralarındaki kendine özgü sıcak renk taşıyan konuşmalarını, tartışmalarını, birbirlerine alayına takılmalarını duyup dinlemenin güldüren, şaşırtan, sırasında duygulandıran ayrı bir tadı yok muydu; türküler oydu!..
“Yüzümü okşa biraz, Çünkü yorgunum. Uzun bir yoldan gelmişim tabanlarım çatlak. Gövdem kan içinde, yüreğim ağrıyor.”:::!!!
Reklam
kalbim bir gün elbette sana hükmedeceğim elbet geçer bu hüzün mevsimi bir baykuş bir serçeyle arkadaş olduğu gün...
yoruldum değiştirmekten kanını yüreğimin ne zaman bitecek bu hüzün.
Elbet geçer bu hüzün mevsimi Bir baykuş bir serçeyle arkadaş olduğu gün, o gün size sevinci de anlatıcam..
Sayfa 24 - Gülümseme olacak kadar.. :)
Var mı bi tarih verebilen ?
ne zaman bitecek bu hüzün ?
Reklam
1.000 öğeden 531 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.