"...Sen ve ben, yıldızların aydınlattığı vaadin altında
Toz yığılmış tacımızın önünde
Bir kez daha, ruhuma kazınmış rüya gibi
Sonsuzluğum ol, adımı söyle..."
"...Ve sen, benim babam, hüzünlü tepede, orada
Yalvarırım, lanetle ve kutsa beni şimdi acımasız göz yaşlarınla.
Ama gitme o güzel geceye usulca.
Öfkelen, öfkelen ışığın ölümünün karşısında."