...bu dünyaya sevilmek ve sevmek ihtiyacıyla salıverilen ben; neden bu yalan hayal, yıllardır kaplamıştı rüyalarımı? Nasıl oldu da bir kadınla bir erkek arasında temiz ve edebi bir aşkın mevcut olduğuna inandık biz? Neden ve nasıl inandırıldık dostum? Peki ama, eğer aşk yoksa, benim içimde küçücük bir kızkenden beri varılan duygularım neydi? Onlar bile AŞK'ın varolduğunu ispata yetmez mi? Benim, senin ve bütün kadınların arzuladığı, beklediği şeyin AŞK'ın varolmadığını değil varolduğunu ispat etmiyor mu o duygular? Yoksa sadece bize, kadınlığa mahsus bir duygu mudur aşk?
Ben senin gibi yazmayı bilemiyorum, kafamın içindekileri kağıda dökmek istediğimde parmaklarımın ucundan eriyip akıyorlar. Bilsen; seni nasıl sevdiğimi yazabilsem şaşardın, anlatamıyorum ki.