Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

selindenseyler

selindenseyler
@selindenseyler
Sıkı Okur
33 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
240 syf.
7/10 puan verdi
Yıl 2011 ve Instagram Türkiye’de henüz çok yeni. E bizler de bu mecrada çok yeniyiz. İçimizden geldiği gibi anlık fotoğraflar çekip paylaşıyoruz ve bu fotoğraflarda nesneler, objeler, doğa manzaraları hep ön plana çıkıyor. Twitter’ın görsel bir uzantısı gibiydi başlangıçta Instagram. Kuruluş felsefesi bunu barındırıyordu. Sonra gel zaman git zaman
Fotoğrafların Anlattığı
Fotoğrafların AnlattığıChristine Ulivucci · ‎İş Bankası Kültür Yayınları · 016 okunma
Reklam
308 syf.
·
Puan vermedi
Ben bu yılı çok katmanlı, çok güzel bir kitapla kapattım ve konuyu daha açmadan gönül rahatlığıyla herkese tavsiye ediyorum. Bazen sorular geliyor; içinde betimlemelerin olmadığı (ağdalı dil :)) şöyle akıp giden tavsiye edebileceğin bir kitap var mı, diye. İşte bu kitap onlardan bir tanesi. Her ne kadar daha ilk sayfaları okuduğunuzda bir aşk romanı gibi görünse de; evet belki ama “işin aslı” çok farklı. Kitabın sonlarına doğru İkinci Dünya Savaşı ile Orta Avrupa burjuva dünyasının sessizce çöküşünü, savaşın yaşattıklarını ve sonuçlarını okuyoruz. Yer Macaristan. Bir adam iki kadın. Bir aşk üçgeni. Bir olayı, belirli bir zaman aralığında farklı bu üç kişiden dinliyoruz. Önce adamın eşinden, sonra kendisinden sonra da ikinci eşinden dinliyoruz. Bu noktada her insanın olayları nasıl farklı açılardan gördüğünü, kimsenin aynı şeyi göremeyeceğini ve hissetmeyeceği anlıyoruz. Ama buna neden olan faktörler var; sınıf, ekonomi, eğitim, sosyokültürel yapı gibi. Yazar o kadar şiirsel bir dil kullanmış ki sanki bir günlük okurmuşçasına su gibi akıyor sayfalar. Romandaki bu üç kişiden biri burjuva, biri soylu ve biri de proleter ve aşka, evliliğe, paraya, yalnızlığa, kültüre, savaşa bakış açılarını bulundukları sınıfın nasıl şekillendirdiğini görüyoruz. Hiç kimse hiç kimseyi tam anlamıyla anlamıyor. Çünkü kimse aynı şartlarda dünyaya gelmiyor ve yaşamını sürdürmüyor. Dolayısıyla birbirini seven iki insanın aşka, evliliğe ve mutluluğa bakış açısı aynı olmayabiliyor. Okuyan herkes çok beğeniyor. Tercih edenler pişman olmayacak bence. Sevgiler
İşin Aslı, Judit ve Sonrası
İşin Aslı, Judit ve SonrasıSandor Marai · Yapı Kredi Yayınları · 20192,033 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
İlk etapta kitabın ismi okuyucuya romantik bir şeyler çağrıştırır olsa da kitap bir distopya. Ben Kazuo Ishiguro’yu çok sevdim; nitekim külliyatı tamamlayacağım bu gidişle. Ishiguro, romanlarında sizlere sayfalar dolusu aforizmalar dizmez ama öyle bir anlatır ki katman katman açılan hikâyelerini siz damıtırsınız. Geçmişle hep bir bağı vardır.
Beni Asla Bırakma
Beni Asla BırakmaKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20217,7bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
280 syf.
10/10 puan verdi
Hepimizin içinde unuttuğu ya da unutmak istediği, yüzleşmekten korktuğu, sustuğu “Gömülü Dev” leri yok mudur? Çok sevdim! Kurguya hayran kaldım! Tarih, alegori, efsaneler, inançlar, psikanaliz hepsi iç içe geçmiş. Katman katman açılıyor. Muazzam. Kitap bölümlerden oluşurken her bölüm bir önceki bölümü açıklar nitelikte. Bu da ister istemez
Gömülü Dev
Gömülü DevKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20181,608 okunma
229 syf.
9/10 puan verdi
Kitap bitince kendime gelmem zaman aldı biraz; zira çok güzel bir ters köşe ile bitti. Ama o köşeye öyle bir çarptım ki sarsıldım. “Zamanlar değişiyor ama gerçek hiç değişmiyor, insan yine hep aynı insan… aldatan.” dedim. Bir kadın, iki kadın arkadaşı ve dört erkek. Mektuplaşmalar… Jale’ye mektuplaşarak aşkını itiraf eden ve onu elde etmeye çalışan dört erkek… Aşka, gerçekten sevildiğine inanmaya çalışan, aşktan çok güveni arayan ama bu arada mantığının iplerini de elinden bırakmayan Jale. O dört kişi içinden birine güvendi. Sonrası… Sonrası bıçak gibi saplanan gerçek. 80’lerin mektupları şimdilerin whatsapp mesajları, dm’leri, stalkları vesaire. Zaman değişiyor ama insan hep aynı insan, değişen sadece flört araçları.
Mektup Aşkları
Mektup AşklarıLeyla Erbil · İş Bankası Kültür Yayınları · 20101,070 okunma
Reklam
184 syf.
7/10 puan verdi
Aile Olmak
"Neden şu lanet işten istifa etmiyorsun, Emily? Çalışmak zorunda değilsin. Paraya ihtiyacımız yok” dedi. “Hayır, hayır" dedi Emily aceleyle. "O kadar da kötü değil. Böyle bir şey yapmaya hazır değilim." Ama daha sonra, Howard yemeğin ardından içkisini içtiği sırada, bulaşıkları yıkamak üzere lavabonun önünde dururken, içinde
Mutluluk Fotoğrafı
Mutluluk FotoğrafıRichard Yates · Yapı Kredi Yayınları · 201894 okunma
536 syf.
10/10 puan verdi
“Işıkla yazmak değil miydi fotoğrafın manası?” Yazarın fotoğraflara bakarak ve onlar üzerinden hikayeyi anlatması beni benden aldı… Bu sanılmasınki fotoğrafa ilgisi olmayanlar sevmeyecek. Tam tersi okuyan herkesin çok seveceği, duygu yüklü bir roman ‘Nar Ağacı’. Herkese tavsiye edebileceğim bir kitap olarak yerini aldı. Bazen soru geliyor ‘Akıcı
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,3bin okunma
88 syf.
8/10 puan verdi
Aşka Övgü - Alain Badiou
Arthur Rimbaud’un “Aşkı yeniden icat etmeli, besbelli” sözü ile başlayıp bu söz etrafında Nicolas Truong ile Alain Baudiou sohbetine tanık oluyoruz kitapta. 70 sayfalık kısacık bir metin olmasına rağmen derinliği olan bir metin. Sohbet, Paris’te Meetic adındaki tanışma sitesinin afişlerine Alain Baudio’nun tepkisiyle başlıyor. Site ‘risksiz,
Aşka Övgü
Aşka ÖvgüAlain Badiou · Can Yayınları · 2017685 okunma
320 syf.
9/10 puan verdi
Çalınan Dikkat - Johann Hari
“Yaşamayı denedim ama dikkatim dağıldı.” Kitabın tek cümle ile özeti Johann Hari’nin çağımızın parolası diye adlandırdığı bu cümle olsa gerek. Son dönemlerde okuduğum en iyi kitaptı. Özellikle sosyal medyanın hayatımızda derin bir yer edindiği şu son zamanlarda hepimiz artan bir ‘odaklanma sorunu’ ile karşı karşıyayız. Bu noktada kitap çok ilgi
Çalınan Dikkat
Çalınan DikkatJohann Hari · Metis Yayınları · 01,542 okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
Edebiyat
Kitap bittiğinde ilk olarak ‘ataerkil toplumumuzda kadının kendisine çizilen sınırların içinde yaşadığı zor yaşantısında gelinen son noktayı, bitikliği, çürümüşlüğü ‘herkes' bilsin, bilmeyenler de öğrensin diye mi bu kadar sade, basit ve akıcı bir dil kullandı Ayfer Tunç' diye düşündüm. Sanki yediden yetmiş yediye okumayan kalmasın diye
Kuru Kız
Kuru KızAyfer Tunç · Can Yayınları · 20233,462 okunma
Reklam
319 syf.
·
Puan vermedi
Kitap deneme türünde. Dünya tarihine şekil veren kişi ve olaylar üzerine bir anlatım. İlk defa öğrendiğim, ilk defa haberdar olduğum şeyler oldu. İstanbul’un Fethi’nin anlatıldığı kısımda kafa karışıklıkları yaşadım; zira Zweig bana göre objektif olamamış ve Bizans tarafından anlatmış olayı. Araştırılması gereken bir konu bence. Onun dışında Pasifik Okyanusu’nun keşfi, Goethe’nin yetmiş yaşındayken on dokuz yaşındaki kıza duyduğu aşkla meşhur eseri Marienbad Ağıdını yazışı, Avrupa’dan Amerika kıtasına telgrafın gidişi (ki bomba kısım) Rus devrimini başlatmak için Zürich’ten yola çıkıp Almanya üzerinden mühürlü trenle ülkesine dönen Lenin ve Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Woodrow Wilson’ ın Birinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa’da barışı getirmek istemesiyle yayınlanan Wilson ilkeleri ve sonucu dikkatimi çeken başlıklardı. Wilson’la ilgili şunu da eklemek isterim; Türkiye’nin parçalanmaması gerektiğini savunmuş hep. Hatta imzalanan antlaşmada Wilson İlkerlerine uyulmadığı için ABD belli bir dönem Avrupa siyasetinden çekilmiş. Genel kültür dopingi gibi bir kitap. Zweig bu denemesiyle insanın gerek başarılarıyla gerekse de zaman zaman meydana gelen zaafları ve yetersizlikleriyle her zaman geleceği belirleyen başlınca unsur olduğunu anlatmaya çalışmış.
İnsanlığın Yıldızının Parladığı Anlar
İnsanlığın Yıldızının Parladığı AnlarStefan Zweig · Can Yayınları · 20185,6bin okunma