Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sözün tesiri sahibinin itibarı kadardır…
tebliğ üslubu
Peygamberlerin en büyük vazifesi tebliğdir. Bu sorumluluk onlardan sonra ümmetlerine aittir. Tebliğe muhatap olanların içinde yakın akraba hatta ana, baba, eş, oğul bulunabilmektedir. Nitekim Hz. İbrahim babasına, Hz. Nuh oğluna, Hz. Lût hanımına tebliğde bulunmuşlardır. Tebliğde bulunan kişinin kullandığı üslup sözün tesiri açısından son derece önemlidir. Bu ayette Hz. İbrahim’in babasına söylediği bir söz vardır. İbrahim’in (a.s), müşrik olan babasına “babacığım” diye hitap etmesi hem tebliğde ne kadar hassas olduğunu hem de babasına karşı saygıda kusur etmediğini göstermektedir.
Sayfa 111 - DİBKitabı okudu
Reklam
Allah Resûlü (s.a.v.) evinde kendi hâlinde örtüsünün içerisinde... Ayetler ona kalk diyor, kalk! Ayağa kalk ve gecelerini imar et. Gecelerini imar etmezsen gündüzlerini inşa edemezsin.Ancak gecenin ruhbanı olan gündüzün mücahidi olabilir.Yıllar sonra sahâbe böyle ifade edilecek:"Rubbanu'l-leyl, fursânun-nehâr /Gecenin ruhbanı, gündüzün mücahidi-atlısı..."Ancak gecenin hakkını verenler gündüzün de hakkını verirler.Çünkü bu dava bir bütünlük ister.Bu dava öyle hamasetvari cümlelerle yürümez.Eğer hayatınız ve yaşantınız bu davayı desteklemiyorsa,tasdiklemiyorsa,sözün de bir tesiri olmayacaktır.Burada, bizim ihmal ettiğimiz en önemli şeyi görüyoruz.Peki,niye gecelerini ihya edecek?Çünkü biz sana çok ağır bir söz verdik... O ağır sözü taşıyabilmen için senin kapı gibi,dağ gibi olman lazım. Sarsılmadan bu işi omuzlaman lazım.
Sayfa 112
Kendini yenmeyen ve Kendi hatalarını bilmeyen başkalarına nasihat edemez. Sen şimdi susmazsan ve şimdi yenmezsen nefsini ne söylediğinin tesiri olur ne de sözün gönle dokunur. Zira evvela gönlündeki kusuru bilmek ve onu tamir etmek gerekir. Gözüm görmez Lakin göstermek istersin, kulağın duymaz Ama dinletmek istersin, dilin konuşmaz Lakin konuşturmak istersin işte Tam da bunun gibidir. Evvela gönlünden O'ndan gayrı ne varsa çıkarıp atacaksın ki dinleyenin gönlüne işlesin sözlerin. Sözün hâlin gibi hâlin sözün gibi olsun oğul. Yoksa Zindanda kalıpta hürriyetten bahsetmek gibi olur bu hâl.
Sayfa 146Kitabı okudu
Sözün tesiri sahibinin itibarı kadardır
Herkesi ciddiye almadığım doğrudur. Bende sözün tesiri, sahibinin itibarı Kadardır.
Reklam
Sözün tesiri, sahibinin itibarı kadardır.
400 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Konukçu…..
Bir kitap düşünün bittiği an gönlünüze kitabın kahramanı düşüyorbizzat kahramanın kendinden mi,kitabın anlatımda ki güzelliğinden mi yoksa peygamberin (sav) mühmandar’ı (konukçu) olduğundan mı bilemedim fakat tesiri çok yüksek…ve tabi kahramanı ziyaret ettim bu günkitap beni ağlatan 3-5 kitap arasında yerini aldı keza bu günde öyle,Eyüp sultan hazretleri benim hiç gitmediğim hiç ziyaret etmediğim değil fakat kitaptan sonra bu gün gidişim tabii ki bambaşka oldu. Tarih ve kendisine ilgi duyan herkese tavsiye edebileceğim harika bir kitap ,yazan yüreği İskender bey’i tebrik ediyorum ve tabi bana bu kitabı hediye eden güzel insana da çok teşekkür ediyorum…. Kitaptan; Bilimle uğraşanlar acabaları kabul etmez,bir ağacı meyvelerinden tanır.Elçi Muhammed’in getirdiği din, hiç şüphesiz kiliseden daha iyi meyveler veriyor. Sen sen ol,söyleyeceğin sözün duyulmamasını istiyorsan,SÖYLEME.! Yapacağın işin görülmemesini istiyorsan,sakın YAPMA.! Özür dilemek bir erdemdir,illa özür dileyecek sözü sarf etmemek daha büyük bir erdemdir.Akıllı ile deli arasında ki fark odur ki,biri bildiğini söylemez,diğeri söylediğini bilmez.Sen akıllılardan ol..! Kendini yücelten alçaltılır,kendini alçaltan yüceltilir ey Halife… Kutlu nebi’nin (sav) kibre rızası olmadığını hatırlatırım. “Gerçek bir muhacir” diyordu, “ vatanından ziyade Allah’ın yasaklarından ayrılabilendir. Yeni dinin mensupları, bunu bilmenin hazzı ve ihlasıyla göçmen oluyor ama önce İslam’ın yasaklarından göç ediyorlardı.
İskender Pala
İskender Pala
Mihmandar
Mihmandarİskender Pala · Kapı Yayınları · 202011,8bin okunma
Anne ve babanın çocuklarını her zaman azarlamamaları ve zorlamamaları gerektiğini göz önünde bulundurmalıdırlar. Çünkü ısrarla ve tekrar tekrar söylemekle sözün tesiri azalır gider. Çocuk da bu azarlamalara ve baskılara alışır, artık onları önemsemez hale gelir.
Reklam
İsmi sübhan virdin mi var? Bahçelerde yurdun mu var? Bencileyin derdin mi var? Garip garip ötme bülbül Ötme bülbül ötme bülbül Derdi derde katma bülbül Benim derdim bana yeter
Gecelerini iman etmezsen gündüzlerini inşa edemezsin. Ancak gecenin ruhbanı olan gündüzün mücahidi olabilir. Yıllar sonra sahâbe böyle ifade edilecek: "Ruhbânu'l-leyl, fursânu'n-nehår / Gecenin ruhbanı, gündüzün mücahidi-atlısı..." Ancak gecenin hakkını verenler gündüzün de hakkını verirler. Çünkü bu dava bir bütünlük ister. Bu dava öyle hamasetvari cümlelerle yürümez. Eğer hayatınız ve yaşantınız bu davayı desteklemiyorsa, tasdiklemiyorsa, sözün de bir tesiri olmayacaktır. Burada, bizim ihmal ettiğimiz en önemli şeyi görüyoruz. Peki, niye gecelerini ihya edecek? Çünkü biz sana çok ağır bir söz verdik... O ağır sözü taşıyabilmen için senin kapı gibi, dağ gibi olman lazım. Sarsılmadan bu işi omuzlaman lazım. Bakın ilk ayetlerde neler görüyoruz...
477 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.