Kitap, bir trende gece yarısı işlenen gizemli bir cinayeti ve onu çözmeye çalışan dedektifi konu alıyor. Trendeki herkesin tek tek sorgulandığı, yapboz şeklinde adım adım sonuca varan cinayeti okuyoruz. Akıcılık çok güzel, okurken acaba katil kim diye dedektifle beraber beni de düşünmeye tez, antitez üretmeye zorlayan kitap. Tavsiye ediyorum.
İnsan beyninde çözülemeyecek kadar zor, tahmin edilemeyecek kadar karmaşık duygular ve arzular vardır. O arzuların karanlık olanlarına gelince; işte onlar oldukça soğuktur ve kişiyi adeta buzdan bir kütleye çevirir. Gözleri kör eden bu ürkütücü ruh halleri, insanın aklının ucundan bile geçiremeyeceği şeyleri yapmasını sağlar. Benim işim, karanlıkta kalmış bu insanların yol açtığı kötülükleri sona erdirmek. Suçluları ayrı ayrı çözümlemeyip, her kılığa bürünebilme yeteneğimle doğru izlerin peşinden gittiğime inanıyorum. Uyguladığım yöntemler ise, en az izini sürdüğüm suçlular kadar farklı. Ve şunu bilmenizi isterim ki, kesinlikle hepsi işe yarıyor…"
-Sherlock Holmes
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, düşünceleri ve devrimleriyle yakından tanımak, her Türk gencinin ana görevlerinden biridir. Atatürk, bir askerdir, bir devrimcidir, bir yurtseverdir, bir devlet adamıdır, bir ulus önderidir, bir aydındır, bir düşünürdür...Onun bu kimliklerini söylev ve demeçlerini dikkatlice okumakla öğrenebiliriz. O yüzden her türk vatandaşının bu kitabı okumasını tavsiye ederim.
Farklı farklı şairlerden ve insanlardan derlenen, toparlanan Mustafa Kemal Atatürk'le ilgili şiirler bulunmaktadır. Elbette Atatürk severi olarak sevmiştim kitabı. Tavsiye ederim güzel kitaptı.
Kitabın adı Aşkın Romansı ama kitap sadece bir roman değil. Ciddi bir roman. Çünkü bildiğimiz romanlar gibi yalnızca aşk hikâyeleri anlatmıyor, dünya kadar imgeyi, dünya kadar duyguyu, heyecanı, yalnızlığı, çokluğu, hiçliği, varlığı, aşkı, sevişmeyi, şuursuzca arzulamayı, sitemi ve daha bir sürü romanı karmakarışık saç örgüleri halinde işleyip okuyucunun önüne bir “Enigma Makinesi” gibi oturtuyor. Haydi çöz bakalım sıkıysa, aşkın ve “ölümüne seven kadın aşkının” şifresini ey okuyucu, kim çözebilmiş ki!”
Çalıkuşu başlı başına bir mücadele ve yalnızlık romanıdır. En önemlisi de o günlerdeki zihniyetin baskınlığıyla evinden çıkması dahi ayıplanan bir kadının, bir erkeğe tutunup ömrünü refah içinde geçirmek varken kendi özgürlüğünün peşinden koşup tek başına ayakta durmasının hikayesidir. Virane ahırlardan emek verip okul yaratan idealist bir kadın öğretmenin hikayesidir. Reşat Nuri Güntekin kitap boyunca Anadolu insanının profilini çıkartır. Herkesin çok rahat bitireceği, daha doğrusu bitirmek istemeyeceği eşsiz bir eser. Kesinlikle tavsiye ediyorum.