Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Günümüzde bunun, yanı bu Yahudilerin yaptığını bir kısım insanlarımız söyle yaparlar. "Efendim işte filan yerdeki insanlara revamı idi bu. Bu deprem bu bela, bu musibet, yer kayması veya ateşin fışkırması, lavların oradan kaynaması, Allah kahretsin bunu yapanı" gibi sözler Yahudiler'in Cebrail'e düşman olmasından farksız bir şeydir. İnsanoğlunun yapması gereken şey, tedbir almaktır. Orada ilmi araştırmalarla afetlerin olabileceğini bilmeli ve ona göre tedbir almalıdır. Zemini bozuk yerlerde nasıl yerleşim yapılacağını ayarlamalı ona göre hesabını yapmalıdır.
Sayfa 215Kitabı okudu
Reklam
- Yiğit Ali'den yiğitliğin formülü -
"Cesaretin onda dokuzu tedbir onda biri korkmamaktadır."
27- Hüseyin Nihal Atsız, Şükrü Saraçoğlu'na hitaben yazdığı ve bir dönemi başlatan iki açık mektubu Orhun Dergisinin Mart ve Nisan 1944'te yayınlanan 15 ve 16ncı sayılarında yayınlanmıştır. Bu mektuplarda komünistlerin ele başları tanıtılmış ve komünist faaliyetler anlatılarak hükümetin tedbir alması ve Hasan Ali Yücel'in istifası istenmiştir. 28- Sabahattin Ali'nin, Atsız'ın yayınladığı açık mektuplarda kendisine hakaret edildiği gerekçesiyle Ankara'da Atsız'ı mahkemeye vermesi birçok olaya sebep olmuştur. Nitekim, Atsız'ın mahkemesinin görüldüğü 3 Mayıs'ta büyük gruplar halinde toplanan üniversiteliler ve halk yürüyüşler yapmış ve Nihal Atsız'ı desteklemişlerdir. Bu yürüyüşler sırasında güvenlik güçleri yürüyüşçülere çok sert davranmış ve olayların çıkmasına sebep olmuştur. Çıkan bu olaylar, Türkçüler tarafından çok önemli kabul edilmiş ve bu 3 Mayıs günü Türkçülük olayı ve günü olarak tarihe geçmiştir.
Sayfa 347Kitabı okudu
Tedbir her zaman insanın silahıdır ancak hastalık gelince de neden, niçin, ve niye soruların cevaplarının peşine düşmeden önce nasıl tedavi olabilirim, ne zaman, nerede gibi soruların cevaplarını bulmaya gayret sarf etmeliyiz.
"Yalnızlığımı gidermek için aldığım her tedbir, yalnızlığımı çoğaltıyor." Mennan Şahin
Reklam
"De ki: Kimdir gökten ve yerden sizi rızıklandıran? Kimdir kulak ve gözler yaratıp size veren? Kimdir ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkaran? Kimdir kâinatı yerli yerince tedbir ve idare eden? Onlar diyecekler ki, ‘Allah'tır.' Öyle ise, ‘Hâlâ Ona ortak koşmaktan korkmaz mısınız?' de. İşte, Hak olan Rabbiniz Allah Odur." Yûnus Sûresi, 10:31-32.
Sayfa 453
"Gelir bir bir, gider bir bir, kalır Bir / Gelen gider, giden gelmez, bu bir sır / Gelirse gelir bir kıl ile eyleme tedbir / Giderse gider eğlemez bir koca zincir..."
Çoğu insanlar duanın tedbir almanın alternatifi olduğunu düşünür. Kesinlikle hayır! Duayı, salih amel makbul kılar. Eğer Mümin tedbiri bırakıp dua ile yetinirse o dua kabul edilmez.
Huşu duymayan kalbin ilmi fayda vermez, duası işitilmez.
Huşu bütüncül bir istikametin anahtarı ve bedenin diğer azaları için hidayet kapısıdır. Nitekim İmam Cüneyd şöyle derken bunu izah etmiştir: "Huşu, bütün gayblarını bilen zat için kalplerin boyun eğmesidir. Çünkü kalp bedenin hükümdanıdır. Kalp huşuya erdiğinde kulak, göz, yüz ve sair azalar ve bunlardan neşet eden şeyler de hatta kelam da huşuya erer." Huşu, sıvışıp kaçmasın diye kalbin karışıklıklarını ve iltifatlarını kontrol altına almayı sağlayacak daimi bir ruhsal uyanıklıktır. Sapmasın diye kalbin kuşku ve vesveselerinden zekice sakınmak, eğrilip üzerini kasvet ve ölüm kaplamasın diye kalbin yanılgı ve gafletlerine karşı tedbir almaktır. Huşu, ilimlerin en faydalısı ve yücesidir. Çünkü o kalbin haşyetine zorunlu olarak gerektirmektedir. Allah Resulü (sallalahu aleyhi ve sellem) fayda sağlamayan ilimden, huşu duymayan kalpten ve işitilmeyen duadan Allah'a sığınırdı. Çünkü huşu duymayan kalbin ilmi fayda vermez, duası işitilmez.
Sayfa 19 - Huşu, sıvışıp kaçmasın diye kalbin karışıklıklarını ve iltifatlarını kontrol altına almayı sağlayacak daimi bir ruhsal uyanıklıktırKitabı okudu
Reklam
Öylesine yaşayana süprizler sunmaz hayat. Sırf yaşamış olmak, insanı tecrübe sahibi kılmaya yetmez. Başına gelenlere, hatalarına, yanlışlarına bakarak tedbir alma becerisini geliştiren kimse hayatın bilgisini tatbik ederse tecrübeli olur. Bir yanlışı sürekli tekrarlayan, aynı yerden defalarca ısırılan kimse, onu yaşamasına rağmen bu konuda hâlâ tecrübesiz sayılır.
YETER Kİ GEL
Kitap, "aşk masal" der, yıkar bırakmaz Akıl "tedbir al" der çöker, bırakmaz Korku "gitme kal" der; çeker, bırakmaz Sen gönül sözüne uy da gel canım.
Sayfa 47 - Abdurrahim KarakoçKitabı okudu
"Insanlar altın ve gümüş madenleri gibi madenlerdir. Cahiliye devrinde hayırlılarınız fıkhettikleri takdirde (İslâm'a girip onda derinleştiklerinde) İslâm devrinde de hayırlılarınızdır." (Hadis-i Şerif) "İnsanlar altın ve gümüş madenleri gibi madenlerdir." Yani insanlar madenlerin taşıdığı vasıflar gibi vasıflar kesbeder.
Sayfa 38 - Tam istiklal yayıncılıkKitabı okudu
Hayattan çıkarı olmamak, hem Tanrının hem de inananların gözünde affedilmez bir suçtur; gelişip yayılmaması için gerekli her türlü tedbir alınacaktır. Bütün tarih, bütün iktisat, bütün sosyoloji, bütün psikoloji, kısaca bütün lojiler, hayatın çıkarcılığa dayandığını göstermek için yırtınacaklardır, yırtınmalıdırlar.
Sayfa 202 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.