Etrafıma ördüğümü sandığım yüksek duvarların, kağıttan kuleler gibi çöküverdiği de oldu. Öyle defalarca değil, ama arada sırada oldu işte. Duvarlarım, ben farkında olmadan yok olmuş, ben de dünyanın ortasında çırılçıplak kalakalmıştım sanki.
Çevreme yüksek duvarlar örmüştüm; hiç kimsenin o duvarlardan içeri girmesine izin vermiyor, kendim de duvarların dışına çıkmamaya özen gösteriyordum. Böyle bir insandan kim hoşlanır ki?
"Yerine göre, kader dediğimiz şey, dar bir yerde sürekli yönünü değiştirerek dönüp duran bir kum fırtınasına benzer. Sen de, ondan kurtulmak için ayağını bastığın yeri değiştirirsin."
.
Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin
Hep böyle içinde bir uzak ışık mı yanar
Bakışlarında beni dindiren bir şey var
Kıyısındaymış gibi en sakin denizlerin