Yakında, bir reklamın sadece görüş ve duyuş alanınıza girmesi bile, etkilenmenize yeterli olacak. Göz ve kulaklarınız ona dikkat etmese de, reklam, bellek devrelerini uyararak satın alma sürecini tetikleyecek şekilde değerlendirecek.
"Bu miten beyinmizin, güzömüzün gördülkerini tam alarok çerivmediğini, encöden edinimliş billigerin ektisiyle, harlferin sırısayla uğramşadan, zösükleri bir bütün halidne tınadığını götsermek için yalızmıştır."
Yakında, bir reklamın sadece görüş ve duyuş alanınıza girmesi bile, etkilenmenize yeterli olacak. Göz ve kulaklarınız ona dikkat etmese de, reklam, bellek devrelerini uyararak satın alma sürecini tetikleyecek şekilde değerlendirecek.
Subliminal mesajlar konusunu iyi ve net şekilde işlemiş bir kitap. Ayrıca olayların gidişatı, karakterlerin gerçekçiliği ile birlikte okurken gerilimi hissedebiliyorsunuz.
Olayların gidişatı, işlenişi ve birbiriyle olan alakasız gözüken fakat bir anda tüm yapbozun parçalarının birleştiği bir roman.
Bazı bölümlerde çok fazla kapılıp o gerilimi kaybetmemek için kitabı okumayı bırakamadım. Tabii tüm bölümler için aynısını söylemek zor. Çünkü ara sıra kafa bulandıran az da olsa bölümler yer alıyor.
Okumayı düşünenler için zaman kaybı olmayacak türden bir kitap olduğunu söyleyebilirim.
Son olarak ise kitabın sonu, devam kitabı olacak gibi bir izlenim bırakıyor. Oysa bir final ile bitmesi daha güzel olurdu diye düşünüyorum.
E SendromuFranck Thilliez · Pegasus Yayınları · 2014154 okunma
Anlatacaklarım çok, söyleyeceklerim kısa. Bu kitapla ilgili günlerce nefes almadan konuşabilirim. Hayalet Bellek’le başlayan maceramız E-Sendromu’yla devam etti ve Gataca ile ne yazık ki son buldu. Ne yazık ki diyorum, çünkü Thilliez’in birçok kitabı olmasına rağmen dilimize çevrilen bu üç taneden ibaret. Fransız edebiyatına, bilime, polisiyeye, gerilime merakınız varsa geç kalmayın ve yazarla mutlaka tanışın derim.
2009’da işlenen bir cinayeti tarihteki ilk insanlarla bağdaştırın desem, bana deli dersiniz muhtemelen. Ama Thilliez deli değil, fazlaca zeki ve araştırmacı.
Bir polisiye sever olarak bu kitabın bana bir ilki yaşattığını söyleyebilirim. Polisiyede en eski tarih olarak 1950’leri okumuştum yanılmıyorsam. Fakat Gataca; bizi bundan 30 bin yıl öncesine orta Paleolitik döneme, Neandertallere, Homo Sapienslere ve Kramanyonlara yani Cro-magnon diye bildiğimiz ilk insanlara götürüp tarihte işlenen ilk cinayete tanıklık ettiriyor. Bunun kazanımı bir yana dursun, yine binlerce yıl öncesinde var olup hala varlığını devam ettiren ilkel kabilelere düşüyor yolumuz. Bittimi? Bitmedi. Dna’ların, genetik kodlamaların, genomların ve yanallığın içine düşüyoruz. Kısaca bilgi üstüne bilgi, kazanım üstüne kazanım ekliyoruz.
Kurguya değinmiyorum. Zira bu kitap anlatmakla bitmez. Genetik umut mudur yoksa kabus mu? Evrim bir istisnadır, yok oluşsa bir kural.
Soru şu: 1950’lerden kalma kısa metraj bir filmi izlerken kör oluyorsunuz. Ne yaparsınız? Yine hayran olduğumuz, kitabı kapatınca kendimize gelemediğimiz, buram buram zeka kokan bir Franck Thilliez eseriyle merhaba. Kitabı yorumlamak, sizlere aktarmak oldukça güç. O kadar çok bilgi ve edinim var ki buraya ne yazarsam yazayım eksik kalacak. Ancak