When will any of us ever truly laugh or truly smile without feeling guilty?
Kitap Ellie’nin bi gün ortadan kaybolmasıyla başlıyor. Ellie daha 15 yaşında, mutlu ebeveynleri ve iyi bi okul hayatı var. Her şey toz pembe diyebiliriz. Fakat hiç beklenmedik bir gün evden çıkıyor ve geri gelmiyor. Annesi, Laurel, şüpheleniyor ve asla kabullenemiyor çünkü Ellie hiç öyle bir kız değil, bundan ötürü de ailesi resmen parçalanıyor eşi ile arası açılıyor, büyük kızıyla iletişimi kopuyor, ve her detay Ellie’nin bile isteye evden kaçmış olduğunu gösteriyor, ta ki 10 yıl sonra kızının bazı parçaları bulunana kadar..
Şunu söyleyeyim bi an bile sıkılmadım, yazarın kalemi cidden çok güçlü, dün öğlen bi ufak bakayım dedim öyle böyle sarmadı, bi türlü bırakamadım elimden. Ters köşeler gayet iyi, kurgu planlaması da çok iyi, kitap sizi canlı tutuyor keşke türkçeye de çevrilseymiş nasıl çevirmemişler anlamadım.
beş parttan oluşuyor genel olarak Laurel’den okuyoruz hikayeyi ama farklı karakterlere de geçiyor. Yer yer gülümseyip yer yer sinir krizine sokuyor keşke şu kitabın içine girsem de bi kadını pataklasam saçını başını yolsam demedim değil. Tavsiye edebilirim, keşke daha önce okusaymışım hatta, yazarın son kitabını da okuyacağım glb yakında bekleyemem
AHMET sayesinde yazarla yolumun kesiştiği, yine kendisi sayesinde aşırı bir beklentiye girerek :D heyecanla beklediğim ve beni fazlasıyla tatmin eden bir kitapla geldim. Sayfaları merakla çevirdim, bu işin sonu nereye varacak diye diye son sayfaya geldiğimde beni daha da meraklandıran bir sonla bitmesi üzdü. Umarım serinin
