Ahmet Hamdi Tanpınar kitaplarını, Ahmet Hamdi Tanpınar sözleri ve alıntılarını, Ahmet Hamdi Tanpınar yazarlarını, Ahmet Hamdi Tanpınar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cahilsin, okur öğrenirsin.
Gerisin, ilerlersin.
Adam yok, yetiştirirsin.
Günün birinde meydana çıkıverir.
Paran yok kazanırsın...
Kısacası her şeyin bir çözümü var
Ama insan bozuldu mu,
Bunun bir çaresi yoktur...
Oluşun çemberinde tesadüf, ikiye bölünmüş tek varlığın parçalarını onların aşkında yeni baştan karşılaştırmıştı. Hülasa ömrün ve eşyanın miracında yaşadığını sanıyordu.
Zaten onu, günün herhangi bir anında, herhangi bir yerde tasavvur etmek, iskelede vapur beklediğini, ahbaplarıyla konuştuğunu, başıyla evet veya hayır işareti yaptığını düşünmek, Mümtaz için daima sonsuz bir hazdı.
Bu derinden kavuşmalar ve bırakınca duyulan
hasret, tek başına bir ömre sığmazdı. Bu ancak derin ve karanlık zamanda biz bilmeden, mevcut olmadan evvel hazırlanmış şeylerin neticesi olabilirdi. Tek başına tabiat bu yakınlığa varamazdı. Bir insan kendi içinde bir başka insanı bu kadar kuvvetle bulabilmek için sade tesadüfler kâfi değildi.
İnsanoğlu tam sevinemez, bu onun için imkânsızdır. Düşünce vardır, küçük hesaplar vardır ve korku vardır. Bilhassa korku vardır. İnsanoğlu korkan mahluktur.
Fakat bugün Mümtaz sevincinde yalnızdı ve bu hep böyle olacaktı. Yarın ızdıraplarında yalnız kalacak. Bütün tanıdıkları, dostları için bir muamma, bir meçhul. Yahut hayatın kenarına fırlamış bir rakam olacak, öbürsü gün öldüğü zaman da aynı şekilde yalnız ölecekti.
Ümitsizlik, ölümün şuuru yahut bizdeki terbiyesi... Onun hayatımızdaki bir yığın kıskacı... Dört tarafımızı saran mengene dişleri, ne bileyim. Her hareket, cinsi ne olursa olsun, onun neticesidir.