Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

David Corfield

David Corfieldİnsan Neden Hasta Olur? yazarı
Yazar
8.0/10
7 Kişi
33
Okunma
1
Beğeni
699
Görüntülenme

David Corfield Sözleri ve Alıntıları

David Corfield sözleri ve alıntılarını, David Corfield kitap alıntılarını, David Corfield en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bunu başaramadığımız bazı durumlarda hastalanabiliriz.
"Belki de hastalığa zemin hazırlayan şey, yaşanan ağır deneyimlerden çok, bu deneyimleri işleyecek bir zihinsel sistemin olmamasıdır. Bu teori, insanlar kendilerini yeni bir sembolik konumda bulduklarında; örneğin ölüm, doğum, evlilik ya da emeklilik gibi, yaşamlarına köklü değişiklikler getiren bir durumla karşılaştıklarında niçin hastalandıklarını açıklayabilir. Bu tecrübeler, dünyadaki konumumuzu da değiştirir, dolayısıyla kendimizi içinde bulduğumuz yeni düzeni anlamlandırmamızı gerektirir. Bunu başaramadığımız bazı durumlarda hastalanabiliriz." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 14
Bedensel hastalıklar nadiren yalnızca konuşma terapisiyle tedavi edilebilir.
"İnsanların neden hastalandıklarına ilişkin teori, bir tedavi planı değildir. Psikanalitik yaklaşımların, insanların nasıl hastalandıklarını ayrıntılı olarak anlamamıza yardımcı olduğuna inanıyoruz ama onları iyileştirecek olan psikanaliz değildir. Bilinçdışı zihinsel süreçlerin beden üzerinde güçlü etkileri olabilir, ama bedensel hastalıklar nadiren yalnızca konuşma terapisiyle tedavi edilebilir. Konuşma terapileri daha çok, insanlar arası iletişimin ve hastaların bireysel özelliklerinin tanınmasının önemini takdir eden, duyarlı tıbbi tedavilerle birlikte uygulandığında işe yarayabilir. Psikanalitik teoriler bu bağlamda, analitik olmayan bazı yöntemlerin nasıl çalıştığını göstermek açısından da fayda sağlayacaktır." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 14-15
Reklam
Hayatın kendisi bir stresör değil mi?
"... Hayatın kendisi bir stresör değil mi? Stresörler her zaman öznel bir yön içerir. Olaylar hiçbir zaman bir boşlukta gerçekleşmez, bireyler için anlam yüklü bağlamlarda ortaya çıkarlar." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 61-62
Stres Tanısı ve Stres Yönetimi...
"Aslında stres tanısı, hastaya ilişkin pek bir şey bulunamadığını söylemenin modern yolu olarak değerlendirilebilir. Stres, özgün bir hikâyenin zenginliğini örtbas eden; öfkeden yasa, hayal kırıklığından depresyona çok geniş bir duygu yelpazesinin yerini alan genel bir kavramdır. Bu kavram, egolarını güvende tutmak isteyen hastalar için de uygundur: "Stres yönetimi" öğrenmek, kişinin özsaygısını, kimi zaman damgalayıcı olan psikoterapi ya da psikanaliz gibi tedaviler görmek kadar zedelemez. Bu, "savaş nevrozu" yerine "çarpışma yorgunluğu' terimini kullanmak gibidir: İkinci ifadenin daha az patolojik bir çağrışımı vardır ve vurguyu psikolojik çatışma düşüncesinden uzaklaştırıp, gündelik uğraşların sebep olduğu bitkinliğe benzer sıradan bir hisse getirir." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 57
Terapileri ilaç gibi paketleme... Hap ya da Enjeksiyon gibi...
"Son yıllarda, bu terapileri ilaç gibi paketleme eğilimi giderek artıyor. Bazıları hastalığın belirli yönlerini hedeflediklerini iddia ediyorlar. Hap ya da enjeksiyon gibi kullanılmaları bekleniyor ve bu özellikleri hiç kuşkusuz sağlık hizmeti sunanlarca cazip bulunuyor. Ama bu, hastaların terapiye nasıl katıldıkları ve katkıda bulundukları sorusunu bir kenara bırakıyor. Piyasa güçleri terapi alanında ne kadar baskı uygularsa bu tür tedaviler de o kadar çarpıtılır; insan etkileşimlerini alınıp satılacak meta gibi gören piyasanın gereklerine göre, amaçları ve sonuçları yeniden tanımlanır." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 17
Hastaya dinlendiği ve anlaşıldığı bir alan yaratmak...
"Homeopati ve akupunktur gibi uygulamaların tıbbi yararları üzerine tartışmalar sürse de, bunların ortalama bir genel tıbbi muayeneden daha bütüncül bir yaklaşım benimsedikleri açık. Bu uygulamalar, aslında ana akım tıbbın çoğu uygulamasında yer etmiş, bedeni parçalarına indirgeyen yaklaşımın tersine, hastaya dinlendiğini ve anlaşıldığını hissettiği bir alan yaratırlar. Ana akım tıbbın, bu ayrımın derinleşmesine fırsat tanımadan bazı varsayımlarını gözden geçirmesi ve ilgi alanlarını genişletmesi gerekir." -Darian Leader, İnsan Neden Hasta Olur?, SaltOkur Yayınları, syf: 15
Reklam
Her zaman ne kaybettiğimizi bilmeyebiliriz, genellikle kaybettiğimiz kişinin bizim için ne ifade ettiği de net olmaz. Bir ayrılık ya da ölümü, görünürde hiçbir duygusal tepki vermeden karşılayabiliriz; ama neredeyse hemen ardından yeni tanıdığımız birine, bir arkadaşımıza, sevgilimize ya da meslektaşımıza karşı güçlü bir sevgi ya da nefret duymaya başlayabiliriz. Yeni oluştuğu bariz bu bağlanmalar, kaybettiğimiz kişiye karşı duygularımızın yer değiştirdiğini gösteriyor olabilir; ama biz bu durumun bilincinde değilizdir.
“Hastaların kişiliklerindeki dissosiyasyonlarla birlikte, hekimlerin kendi dissosiyasyonlarının da göz önüne alınması gerekir.” Hastanın zihni ile bedenini ayrıştırdığı yerde, hekim de, kültür de aynı ayrıştırmayı yapıyor olabilir.
Fetüsü etkileyen tek şey, annenin ne yediği değildir. Annenin ne gördüğü, ne dinlediği ve ne hissettiği de fetüsü etkiler. Araştırmalarda fetüsün anne karnında duyduğu seslere tepki göstermekle kalmadığı, aynı zamanda annenin hoşlandığı seslere daha fazla tepki gösterdiği de bulunmuştur. Bu, annenin öznelliğinin bazı yönlerinin çocuğa aktarıldığı anlamına gelir. Aynı şey annenin duygudurumu için de geçerlidir. Kaygılı annelerin, rahim atardamarlarındaki kan akışının zayıfladığı gösterilmiştir. Ayrıca çeşitli araştırmalarda, annenin depresyonunun fetüs üzerinde kimyasal etkileri olduğu, kortizol düzeyini artırdığı ve bebeğin beyin hücrelerinin gelecekteki işlevleri üzerinde doğrudan etki gösterdiği iddia edilmiştir.
Yeni davranışlar, bir tehdide ya da kayba, bunlar üzerine düşünmeden verilen tepkilerdir.
120 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.