Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Faruk Sümer

Faruk SümerOğuzlar yazarı
Yazar
9.0/10
56 Kişi
238
Okunma
48
Beğeni
4.287
Görüntülenme

Faruk Sümer Sözleri ve Alıntıları

Faruk Sümer sözleri ve alıntılarını, Faruk Sümer kitap alıntılarını, Faruk Sümer en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Moğol hükümdarı Gazan Han (1295-1304) şöyle demiş; “Şu Türkmenler ve Karamanlılar olmasa Moğol atlıları güneşin battığı yere kadar giderler.”
Sayfa 178Kitabı okudu
Türkmenlerin Anadolu’yu savunması!
Selçuklu sultanlarının Moğol tabiiyeti altına girmeleri üzerine Türkmenler devlete karşı büsbütün itaatsizlik gösterdikleri gibi, Moğollara da baş eğmediler.
Sayfa 176Kitabı okudu
Reklam
Başlangıcını kat’i bir şekilde tespit edemediğimiz bir zamandan beri Eskişehir bölgesinde yaşayan Karakeçili oymağı, her yıl Söğüt’teki Ertuğrul Bey’in türbesini ziyaret etmekte ve bununla ilgili olarak şenlikler yapmakta idi.
Sayfa 235Kitabı okudu
Ustaclular ve Şamlular
İlhanlılar'ın Celayir ve sulduz, Karakoyunlular' ın Baharlu ve Sa'dlu, Akkoyunlular'ın Musullu ve Pürnek boyları gibi, Ustaclu ve Şamlular da Safevi devleti için aynı ehemmiyette oymaklar idiler. Devletin kudretini devam ettirebilmesi, adeta bu iki oymağa dayanmasına bağlı idi. Çünkü hem sayıca kalabalık, hem de devlet idaresinde daha tecrübeli ailelere sahip idiler.
Sayfa 126 - TTK
24 Oğuz Boyu
----BOZOKLAR----     -GÜNHANOĞULLARI- 1. KAYI 2. BAYAT 3. ALKAEVLİ 4. KARAEVLİ     -AYHANOĞULLARI-
Sayfa 230 - Türk Dünyası Araştırma Vakfı, 5.Baskı (1999)Kitabı okudu
Yapanların eline sağlık
İstanbul'dan Anadolu'ya nizam ve asayişi sağlamak için, daimi olarak ikamet üzere, "yasakçı" adıyla Yeniçerilerin gönderilmesi oldu. Halk ise, bu küstah tavırlı askerden nefret ediyor, fırsat buldukça onları ortadan kaldırıyordu.
Sayfa 198 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
Reklam
Tabiat üstü varlıklar ile savaşan kahramanlardan biri Deli Dumrul’dur. O, gözü pek, atılgan ve çabuk parlayan bir kimse olduğu için kendisine destanlardaki bazı kahramanlar gibi deli lakabı verilmiştir.
Sayfa 367Kitabı okudu
Bütün Türklerdeki köklü bir inanışa göre su kutludur ve arıdır. Yıkanmak kutlu ve arı olan suyu kirletmek ve böylece büyük bir günah işlemek demektir.
Ərəblərin özünü toplayıb Bizansın yeni hücumlarına sinə gərməsi ancaq bəlkə ikinci peyğəmbərin zühuru ilə mümkün ola bilərdi. Bu səbəblə islam aləmi oğuz türklərinin şəxsində özünü Bizansdan qoruya biləcək yeni və gücü tükənməyən bir ünsürə qovuşmuş oldu. Gerçəkdən də, islam dünyasının bu yeni müsəlman ünsürü yalnız Bizans təhlükəsini dəf etməklə qalmayaraq ərəblərin heç vəchlə bacara bilmədiyini də bacarıb Anadolunu fəth etmiş və Bizansı bir daha islam dünyasına təhlükə təşkil etməyəcək bir vəziyyətə salmışdır.
Selçuklu tahtında bulunan hükümdarların liyakâtsızlıkları ve bir kısmı İranlı veya onların oğulları olan devlet ricalinin hiçbir ahlâki kaide tanımayan ihtirasları yüzünden Moğol tahakkümü gittikçe ağırlaşmış ve Moğollar 1277 yılında Türkiye’nin idaresini fiilen ellerine almışlardır.
Sayfa 175Kitabı okudu
Reklam
Moğol istilası üzerine Maveraünnehir, Horasan ve Azerbaycan’da yaşayan Türkmenlerin pek çoğu Anadolu’ya geldiler. Bunlar istilanın önünden kaçmışlardı.
Sayfa 159Kitabı okudu
“Bizans müverrihi Attaliates, İskit adiyle zikrettiği Oğuz ve Peçeneklerin şekilce Selçuklular'a benzediğini kaydetmektedir ki, bu sözler her iki Türk topluluğunun Orta-Asya'dan getirdikleri milli kıyafetlerini muhafaza ettiklerini göstermektedir. Adı geçen Bizans müverrihi Oğuz ve Peçenekler'den bir kısmının, başları Tamış ile birlikte savaştan önce Türk ordusu saflarına geçtiğini yazar. Urfalı Mateos ise bunun, Attaliates'in yazdığı gibi, kısmî bir geçiş değil, toptan bir katılma olduğunu bildirir.”
Selçuklular Oğuz Yabgu Devleti’ni devam ettirmişler ve onun son sülalesi olmuşlardır.
1615 yılında Maraş şehrinde 20 Ermeni ailesi vardı. Halbuki 1914 yılında aynı şehirde 8000 kadar Ermeni nüfusu olduğu bildirilir. Yine aynı yüzyıldaki Avrupalı seyyahlar Anadolu'da şehir ve kasabaların ekserisinde ticaret ve san'atın Hıristiyanlar elinde bulunmasını Türkler'in bu mesleklere itibar etmemeleri ile izah ederler. Bu izah şekli bu durumun eskidenberi böyle olduğu zannını verdirebilir. Halbuki, bilindiği üzere, Xlll. ve XlV. yüzyıllarda Anadolu şehir ve kasabaları, reislerine ahi denilen esnaf cemiyetleri ile dolu idi. Bunlar ne oldu? Neden ehemmiyetlerini kaybettiler?
Sayfa 216 - Türk Dünyası Araştırma Vakfı, 5.Baskı (1999)Kitabı okudu
“İran müverrihlerinin, Bizans İmparatorunu tutsak alan memlükün, Rum asıllı olduğuna dair sözlerine inanılabilir. Çünkü Anadolu'ya yapılan akınlar sonucunda tutsak alınan Rum ve Ermeni asıllı genç çocuklardan askerliğe elverişli olanlar eğitilerek hassa ordusuna alınıyorlardı. Hatta zamanla bunların sayısı Türkler'in kıskançlığını çekecek derecede çoğalmış ve Melikşah devrinde ordudan kovulmalarına sebep olmuştur. Bu Rum ve Ermeni asıllı kölelere Türk terbiyesi veriliyor ve türkçe adlar konuluyordu.”
551 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.