Faruk Yılmaz Sözleri ve Alıntıları
Faruk Yılmaz sözleri ve alıntılarını, Faruk Yılmaz kitap alıntılarını, Faruk Yılmaz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türkiye'nin 17. asrın sonuna kadar durumu, yatağından taşarak civar çayırları basan fakat sularını bir derin göle dönüştüremeyen nehir gibidir.
İz yayıncılıkKitabı okudu
"Alman ve Fransız basınının padişahın lehinde olan açıklamaları sarayın hoşuna gider, Osmanlı milletinin değil! Asil ancak bedbaht olan bu milletin iyiliğini isteyen, millet ile bugünkü hakimini birbirinden iyice ayırmalıdır."
Sayfa 30 - İz yayıncılıkKitabı okudu
Fuat Paşa şu cevabı vermiş:
"(En güçlü devlet) Devlet-i Aliyye'dir. Zira biz Türkler asırlardan beri kendi kendimizi mahvetmeye çalıştığımız halde hâlâ buna muvaffak olamadık.!"
Sayfa 54 - İz yayıncılıkKitabı okudu
Aşırı ulusçuluk, savaşçılık zihniyeti ile ikiz kardeş gibi idi.
İz yayıncılıkKitabı okudu
Gayb Bilgisi Nedir?
“…Gaybın perdeli oluşunun bir başka hikmeti, insanların korku ve ümit arasında bir dengede bulunmalarını sağlamaktır. Çünkü, insan ancak bu iki hali dengede tutmakla, istikametli bir hayat yaşayabilir. Yaptığı ibadetlerle cenneti kazanacağını gören bir mü’min, gurura düşebilir. Günahlar içinde ömür geçiren birisi, birisi akıbetinin cehennem olduğunu görse, “nasıl olsa battık” deyip, bütünüyle günahlara dalabilir. Halbuki gaybın perdeli oluşu, birinci kişiyi gururdan, ikinci kişiyi de ümitsizlikten kurtarır. Zira, ibadet içinde ömür geçiren birisi gurura düşse, büyük zarara uğrayacağı gibi, günahlara dalan birisinin, samimi bir tevbeyle hayatının son gününde bile olsa kurtulması mümkündür”
Sayfa 34Kitabı yarım bıraktı
İnsanın İlahi Önderliğe İhtiyacı:
“…Burada Kadir-i Mutlak’ın değişik ve ilginç bir nizam kurduğunu görürüz. Bütün kabiliyetler insanlara eşit şekilde verilmemiştir. Bunun hikmeti şudur: Eğer her insan aynı güçte ve yetenekte olsaydı, o zaman kimse kimseye muhtaç olmayacak, kimse kimseye aldırış etmeyecekti.”
Sayfa 60Kitabı yarım bıraktı
Niyazi Bey, anılarının girişinde, Genç Türklerin beslendiği kaynakları ve 1908 Devrimi'nin bir anlamda gerçek yaratıcısını şöyle açıklıyor:
"Siyaset istikametinde Mithat Paşa'nın, edebiyat sahasında Şinasi'nin, millet yolunda Namık Kemal'in çocuklarıyız."
Sayfa 242 - Dorlion Yayınları
Doğuştan büyük bir zat sıfırdan bir yüksek bir idare kurar, hem de öyle sağlam kurar ki bozmak istense bile uzun bir müddet bozulmaz. Sonra doğuştan zayıf bir herif çıkar; bu mevcut idareyi mahvederek yeteneksizliğiyle tarih yazar. Yediği halt binlerce insanın kanıyla ancak temizlenir.
Sayfa 28Kitabı okudu
Rüştü Paşa'nın 1911'de sorduklarını biz bugün sorabilir miyiz?
Bugün Yemen'de ancak kuvvetimize istinaden oturabiliyoruz. Ve oturabilmek için de ordumuzu takviyeye mecbur oluyoruz. Bu halin devamı müşküldür. Acaba ettiğimiz fedakarlıkları ve masrafları yolunda mı etmiyoruz? Veya etmesini mi bilmiyoruz? Bu emekleri, bu paraları yolunda sarf etsek Yemenlileri ordumuza ve Yemen'i hazinemize katabilir miyiz?
Sayfa 12Kitabı okudu
Suistimalin derecesini ve askerin sağlığını ne derece etkilediğini şuradan anlamalı ki bu çuvallar içerisinde lokantalardan ve fırınlardan toplanmış ekmek kırıntıları ve hatta peynirli pide parçalarını bile gördük. İskenderun'daki tabiplere muayene ettirdim; insanın değil, hayvanların bile yemesine müsait olmadığına dair rapor verdiler. Ben de bunları vapurdan çıkarttım.
Adana valisi, Payas kaymakamı Fuad Beyi çuvalları alıp bu peksimedi imal eden fırıncılarla beraber Adana'ya yollamak üzere gönderdi. İki bin lira kadar olan bu ziyanı kimin tazmin ettiğini bilemem. Ancak insanlar bu peksimedin vereceği Zarardan kurtulmuş oldu.
Ayrıca peksimedin fiyatı, en kaliteli undan imal edilmiş peksimetinkine eşitti.
Sayfa 14 - Değişen sadece zamanKitabı okudu