Komünizmin hayaleti, Mark Fisher’in vurguladığı üzere ölmüş, bitmiş, dolayısıyla “artık olmayan” bir şey değildir. O, tersine henüz olmamış bir şey, ne kadar cezbedici olsa da henüz gerçekleşmemiş bir beklentidir, üstelik mevcut davranışı şekillendiren bir beklenti. İşte Marx ve Engels’in komünist manifesto’nun ilk satırlarında andığı komünizmin hayaleti tam da bu türden bir hortlaktır. Dolayısıyla dünyaya musallat olmaya devam eder.