Lewis "Lew" Wallace (d. 10 Nisan 1827 – ö. 15 Şubat 1905) avukat, vali, Amerikan İç Savaşı'nda Kuzey Orduları generali, devlet adamı ve yazar. II. Abdülhamid zamanında ABD'nin İstanbul'daki Osmanlı İmparatorluğu elçisiydi (“Memaliki Müctemian Amerikan Devleti Sefiri Kebiri”). Ben-Hur romanı ile tanınır.
Iki ruhlu olmayan pek az insan vardır; insanın bir gerçek tabiatı vardır bir de alışkanlığın ve eğitimin meyvesi olan sonradan edinilen tabiat; bu ikinci tabiat bazen insanın içine o kadar köklü olarak yerleşir ki tek bir şahsiyet yaratır.
Kızgın Kudüs çölleri, yüzlerce savaş gemisinin çarpıştığı Akdeniz ve Roma'da süren bir savaş. Judea Prensi Ben-Hur, hiç hak etmediği halde çocukluk arkadaşı Romalı General Messala'nin hırsına kurban giderek bir anda özgürlüğünü, sevdiği kadını ve ailesini yitirmiş, kendisini kadırgaya zincirli halde bulmuştur. Artık küreğe her asıldığında uğradığı ihanetin intikamını almaya yemin etmesine yetecek denli ateşli bir nefes çekmektedir içine.
Judah Ben-Hur, 1. yüzyılın başında Kudüs'te zengin bir Yahudi prens ve tüccar olarak yaşıyor. Yeni valiyle birlikte eski arkadaşı Messala, Roma lejyonlarının komutanı olarak gelir. Uzun bir aradan sonra buluşmanın mutluluğunu yaşıyorlar ancak farklı siyasi görüşleri onları ayırıyor. Karşılama töreni sırasında Yahuda'nın evinden bir kiremit düşerek valiyi yaraladı. Messala onların suçsuz olduğunu bilmesine rağmen Yahuda'yı kadırgalara gönderip annesini ve kız kardeşini hapse atar. Ancak Yahuda geri dönüp intikam alacağına yemin eder.
Ben - HurLewis Wallace · Ak Kitabevi · 196044 okunma