Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
Mihri Mavi
Mihri Mavi Yorumları ve İncelemeleri
Mihri Mavi yorumları ve incelemelerini, Mihri Mavi kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Mihri Mavi puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yazan da basan da kahrolsun
İnancı çok sağlam biri değilim buna rağmen iman gücüyle "Allah belanızı versin" dedirtti bu kitap bana ayol.
şekerim daha lise çağında neymiş okulun psikopatı ile bir kız tanışıyor da efendime söyleyeyim aralarında bir şeyler oluyor. aha bu kadar işte kitap. bak iki satırda bitti açıklaması zaten. kitapta bir embesilin yazabileceği her türlü saçmalık mevcut. lise çağındaki bebe kızı boğazlıyor. kızlar ne yapar? abi polise şikayet edersin ailene şikayet edersin o çocuğa hayatı zindan edersin değil mi? yok bizimki aşık ayol !!!
okul desen nasıl bir okul belli değil. olaylar sürekli okulun dışında gelişiyor. okul formaliteden arada uğranılan bir yer. abuk sabuk kimin neden hikayenin içinde olduğu belli olmayan şeyler var. bir tane kızın babası ülkenin sayılı iş adamlarından birimiymiş neymiş ama her ne hikmetse bunların birbirinden haberi yok falan.
ulan kitap yazıyorsun kitap. zaten anlattığın şey bomboş bari cümle kurmayı başarabil değil mi? Bak cümleye bak: "Asla bulaşmak istemeyeceğiniz, tehlikeli bir serseri bana öyle soğuk öyle derin bir şekilde bakıyordu ki hissettiğim heyecan ve tedirginlikten boğazım kurudu." Bu ne ayol. Bu ne rezalet.
Hep diyorum bu kitapları basıyorsunuz, benim ülkemin mal beyinli kızları da okuyor ondan sonra at hırsızı tiplere aşık oluyorlar. Peşi sıra dayak, zorbalık, ölüm... Basmayın bu kitapları. Bitirdiniz bir nesli Allah kahretsin sizi!
512 syf.
1/10 puan verdi
KIZLAARRR BURAYA BAKIN, SİZE EVLENMELİK BİR ADAMLA GELDİM!
Bu kitabın incelemesini yapmak istemiyordum ama incelemeleri görünce bir el at dedim buraya.
Size Kağan'ı anlatacağım çünkü çocukta yok yok. Her şey var ve "iyi bir adam" kızımız böyle diyor. İyi bir adamda olması gereken özelliklerin hepsi bu adamda var:
-Sigara
-Alkol
-Madde
Psikopat I- II- III
Adından da anlaşılacağı üzere kitabımızın baş karakteri bir psikopat. Evet evet tam bir psikopat. Yazarın hayal gücüne hayran kaldım gerçekten. Bu kadar saçma şeyi nasıl bir araya getirip kitap yazabildi bilemiyorum. Kurgu sıfır, içerik sıfır, karakterler sıfır ve anlatım sıfır.
"Aşk hiç bu kadar karanlık
Kitabı bir günde bitirdim. Badboy, lise yılları ve gençliğin verdiği deli zamanlar... Gerçi ben böyle bir gençlik görmedim ama neyse. Kitapta bunlar çok abartılmış bana kalsa. Tamam ortada aşk var ama çok saçma bir aşk. Hatta aşk denemez başka bir şey bu. Belki bazılarına normal görünebilir( ki hiç sanmıyorum) ama bana çok abartı geldi. Gidişat güzel, eğlenceli kitap ama olaylar abartı... Hatta çok çok abartı. Bu kitaptan etkilenip saçma sapan hareket edecek çok insan var. Yazarken keşke bunlara dikkat edilse.
Eylül, yetimhaneden küçükken alınıp ajan olarak yetiştirilmek için eğitime alınıyor. Ve kendinin yanı sıra bir kaç kişiyi daha almışlardır. Bu yerde bir nevi hapis hayatı yaşıyorlar, dışarıdan hiç kimseyle bağlantın olmayacak, arkadaş edinmeleri yani kısaca duyguyla ilgili olan her şey yasak. Tabi Eylül bu durumu büyüdükçe kabullenemez, oradan çıkmak özgürlüğüne kavuşmak istiyordur. Ama tek kurtuluş yolu vardır, o da görevi yerine getirmesi gerekiyordur. Bu görevler ne kadar zorlu olursa olsun yapmak zorundalardır.
En son görevi de sevmediği ve onu sevmeyen kişilerle yapmak zorundalardır. Fakat bilmediği şeyse bu görevde başına geleceği şeylerdir. Bakalım neler olacak.
Bir önceki gönderi de Psikopat 3 için yazdığım ne varsa bu kitap içinde geçerli. Bu yüzden bilmeyen arkadaşlar için bu kitabın kısaca konusuna değineceğim.
.
Kitabımız Psikopat serisinde ki Buket karakterinin en yakın arkadaşı olan Cansu'nun hikayesini anlatıyor. Burada Cansu'nun geçmişini, Emre ile tanışmasını ve olayların nasıl gittiğini görüyoruz.
.
Gül ve Hakan karakterini daha çok okuyor, Emre hakkında daha fazla bilgi ediniyoruz.
.
Kitabın kısaca konusu bu kadar arkadaşlar. Kitabın dili yine çok basit, kurgusu çok düşük ve klasik. Ayrıca masumiyet ile aptallık kavramlarını yazarımız fazlasıyla karıştırıyor gibime geliyor zira bir insanın bir hatayı üst üste yapıp farklı sonuçlar beklemesi kanımca sadece aptallıktır.
.
Bilmiyorum belki de sadece bana ve yaşıma hitap etmiyor fakat şunu söylemek istiyorum. Günümüz kızları kötü çocuklara aşık olup onları iyi birine dönüştüreceklerine bu kitaplar sayesinde iyice inanmış durumda. Arkadaşlar böyle bir şey gerçek hayatta yok. Aşk ve saplantı farklı şeylerdir ve birinin sizi hele ki psikopat / sosyopat olan birinin sizi saplantı haline getirmesini istemezsiniz. Bunu size ablanız olarak söylüyorum. Böyle bir durumla karşı karşıya kalırsanız ailenizden, çevrenizden ve polisten yardım isteyin. Çünkü bu durum sağlıklı bir durum değildir.
Psikopat I- II- III
Adından da anlaşılacağı üzere kitabımızin baş karakteri bir psikopat. Evet evet tam bir psikopat. Yazarın hayal gücüne hayran kaldım gerçekten. Bu kadar saçma şeyi nasıl bir araya getirip kitap yazabildi bilemiyorum. Kurgu sıfır, içerik sıfır, karakterler sıfır ve anlatım sıfır.
"Aşk hiç bu kadar karanlık
·
Puan vermedi
Ne zamandır elimde bi "Book" tutmadığımı düşündüm bu booku kardeşimin (17 yaşında) kitaplık rafında gördüğümde. Gizli saklı almış. Bu bookla ne yaptığını sorduğumda ise sadece 'çok pişmanım' dedi. Ha bir de ' ben bunu nasıl para verip alıp da okumuşum?' diye sordu. Yanıt çok basit. Kahrolacası "Popüler Kültür' sadece...
.
Yazarının bile kimliğinde yazan adı ile anılmasını istemediğinden mahlas ile çıkarttığı bu "Book" serinin üçüncüsü ve son sayfasında "Devam Edecek" yazıyor. @martiyayinlari gibi bir kurumun bunu neden yaptığı apaçık ortada ama nasıl yaptığına aklım ermiyor doğrusu.. Yav herşey money mi?
.
Kitap çıkarmak için psikoloji bozmuş, göbek çatlatmış biri olarak elimde tuttuğum bu şeyin adet maliyeti bir hali fazla. Mesela ben sayfa sayısı az olsun da satış fiyatı daha uygun olsun diye taktik çalışırken bu Book için nasıl da bir bonkörlük sergilenmiş böyle.. Kapağı karton değil mukavva... Ele gelince ne de güzel kitap hissi yaratıyor..
.
Küçük bir özeleştiri de yapayım hadi. Yapmış olduğum bu pis eleştirilerimin kıskançlık ve haset duyguları ile alakası olmadığını belirtmeliyim. Sadece çok öfkeleniyorum. Bunları çocukların eline tutuşturup onlara "Kitap" okuduklarını zannettirdikleri için, onları kandırdıkları için fazlasıyla öfkeleniyorum.
Psikopat I- II- III
Adından da anlaşılacağı üzere kitabımızin baş karakteri bir psikopat. Evet evet tam bir psikopat. Yazarın hayal gücüne hayran kaldım gerçekten. Bu kadar saçma şeyi nasıl bir araya getirip kitap yazabildi bilemiyorum. Kurgu sıfır, içerik sıfır, karakterler sıfır ve anlatım sıfır.
"Aşk hiç bu kadar karanlık
Kitap tüm heyecanlı yine devam ediyor. Gençlik romanı olmasına rağmen ilgimi çeken bir seri. Tam her şeyi Kağan öğrendi derken başka sorunlar çıkıyor.
Serinin ilk kitabında Buket ile Kağan arasında nefret ile başlayan bir ilişkiyi okumuştuk. Serinin ikinci kitabında da ikilinin arasındaki aşk çıkmazı okurları da çıkmazın içine sokmuştu. Serinin üçüncü kitabında ise Buket yaşananlardan uzaklaşmak adına Antalya’ya gider fakat Onur’un tehditlerinden kurtulamaz. Sığınacak bir liman ararken tekrardan Bahadır’ın eline düşer.
512 syf.
3/10 puan verdi
Kitabı okuyalı çok oldu ama bu yorumu bırakmazsam içimde kalırdı. İnsanların kalbini kıracak şekilde eleştiri yapmayı sevmiyorum ama gerçekten bazen gördüğüm şeyler katlanılmaz oluyor. Ya şu kitabın puan ortalaması 7.4. Tamam herkes klasik okumak zorunda değil. Herkes sevmiyor olabilir. Fakat 'akıcı' bir şeyler okumak isterken de biraz saçmalıyoruz sanki ha? Yeni yazarlarımızın çoğu da 'akıcı' bir şeyler yazmak isterken saçmalıyor gibi geliyor bana. Sanırım ismi her zaman bir kötülüğü andıran, kapağında bir modelin olduğu, içindeki karakterlerin isimleri hariç her şeyi ama her şeyi aynı olan, fabrika ürünü gibi olan bu tip kitapları hiçbir zaman kabbulenemeyeceğim. Yeni yazarlardan okumaya değer bulduğum üç beş kişi var sadece. Gerçekten üzücü. Serinin üç kitabına da nasıl katlanıp okumuşum kendime hayret ettim doğrusu.
Kötü yorum yazıp sonrasında üzülmek istemezdim ama bunu yapmak zorunda olduğumu hissediyorum. Bir kitap serisini asla yarıda bırakamam, kötü hissederim. Bu yüzden bu seriye kaldığım yerden, 3. kitabın yorumundan devam etmek istiyorum. Gençlik kurgu kitaplarını severim, ama bu olmamış Mihri Mavi.
Son zamanlarda gündem olan bir konu ile başlamak istiyorum: İstanbul Sözleşmesi.
Kadınları, erkekleri, hayvanları korumak ile ilgili kanunlar yazan bu sözleşmede bu kitabın içindeki düşüncelerin zıddı ele alınmış bir biçimde. Önceden her kadın, hayvan zarar gördüğünde hepimiz üzülürdük. Canımız acırdı zarar alan kişileri gördükçe. Son zamanlarda bu durum hepimiz için alışılagelmiş bir vaziyette, düzgün bir eylem olmadan, cezalarını çekemeden çıkanlar ile.
Kitapta bir kadının sadece doğum yapmak için, köle izaura gibi kullanılması veya zorla bir yere hapsedilmesi hiç hoş değil. Özellikle de genç arkadaşlarımızın bu durumu okumasıyla beraber hayalinde ''Keşke şöyle aşkı bulsam.'' cümlelerinin zihninde geçeceğinin farkındayım. Bu yüzden bu incelemeyi yazıyorum zaten. Böyle bir aşkın doğru olmadığını, aksine zarar gördüğünü ve kimsenin birbirini hürriyetinden alıkoyma gibi bir lüksü olmadığını söylemek istiyorum.
Bu kitapları okumanın doğru olmadığının ve böyle olayların yaşanmadığı, insana ve hayvana şiddetin olmadı günleri umut ediyoruz.