Hans Widmer, takma adıyla da bilinen P.M. İsviçreli bir yazardır. En çok, Zürih'in paranoya şehir verlagıyla yayınlanan 1983 anarşist / anti-kapitalist sosyal ütopik kitabı bolo'bolo ile tanınır.
Makineyle kurulan bu tehlikeli bağlantı yüzünden ilişkilerimiz bozuluyor, pasifleşiyoruz, sinikleşiyoruz, sevgisizleşiyor, kayıtsız kalıyor ve yüzeyselleşiyoruz.
Bu kitaba dair yazılan yorumlara baktım. İçlerinde neden abuk sabuk sözcükler kullanılmış anlayamadım, diyenler var. Öncelikle bu arkadaşların kitaptan bir şey anla(ya)madıklarını üzülerek belirteyim. Mesele zaten bir ulusa ya da topluluğa ait olmayan ve tüm insanların konuşacağı Esperanto gibi bir dil yaratmak...
Kitap, günümüz dünyasından bakınca gerçekleştirilebilirliği sorgulanabilir bir ütopya hayalinin üzerine kurulmuş. Belirlediği bazı gerçekler bugün düşünüldüğünde çok doğru ama yazık ki buradaki dünya hayali öyle 3-5 yılda gerçekleştirilecek türden değil. (Bu arada okuduğum gelecek dünya tasvirlerinin içinde en iyisi)
Beni iki gün boyunca düşündürdü... Bazı konularda çok haklı oluşu da ayrıca şaşırttı. Sadece insanlara ilişkin bakış açısı, yorum ve tahminleri bana fazla iyimser geldi.
Anarşist bir ütopya görmek isteyenler kaçırmasın efendim...
İlginç bir kitap fakat beni doyurduğunu söyleyemem. Bir dünya tahayyülü var evet ama o dünyaya ulaşma aşamalarından bahsetmemiş. Bugünden öyle yaşamaya başlasak kesin herkes katil falan olur. Çünkü önce bilinç gerek. Diğer bir mesele de bütün kararlar alınmış bütün kurallar konulmuş gibi. Kolektif bir yaşamda bir çok karar ortak alınır. Yani bir kişi oturmuş yazmış. O nedenle taslak olabilir nitelikte bir kitap bence. Bir de son başlıktaki düello kısmı bana itici geldi. Ve herşeye isim takılması da biraz garip geldi. Kitabı okumak isteyenlere şöyle bir öneride bulunabilirim. Kitabın sonunda içinde geçen başlıkların kısa tanımları var. İçinde de o tanımları genişletiyor. O kısmı inceleyebilirsiniz.