Paolo D’Iorio, Institut des Textes et Manuscrits Modernes’de (CNRS/ENS, Paris) araştırmacıdır. Nietzsche uzmanı olan D’Iorio, özellikle onun sonsuz dönüş düşüncesi üzerine çalışmıştır. Almanca Nietzsche referanslarının elektronik versiyonunu ve Nietzche’nin elyazmalarının tıpkı basımını yayımlamış, Fransa’daki Pléiade baskısına katkıda bulunmuştur.
Sevgili Madam,
...Sizi düşündüğümde bu kelimeleri neredeyse anlamıyor gibi oluyorum; hayata yukarıdan bakmayı öğrendiğimizde mutlulukla keder arasındaki fark kaybolur ve "dileklerimizin" ötesine geçeriz..., daha önce acıklı ve üzücü ne varsa şimdi de hâlâ öyle ve büyük olan ne idiyse yine aynı kaldı, hatta şimdi daha güçlü sebeplerden ötürü büyük... Yıllar geçtikçe daha sessizleşiyoruz ve kişisel ilişkiler söz konusu olduğunda dişe dokunur hiçbir söz söylememeye kadar varıyoruz.
...bazı filolojik çalışmalarımı sonlandırmaya karar verdim ve arkadaşım Köselitz, sekreter unvanıyla bana okuma yaparak ve söylediklerimi dikte ederek (gözlerimi kaybediyor olduğum için) yardımcı olmaya hazır olduğunu ifade etti... Eğer gerçekten sağlığım yerinde olsaydı, kim bilir belki de kendime daha maceralı hedefler belirleyecektim. Ne yazık ki, yelkenleri biraz indirmek zorundayım... Bu zaman aralığında, "aklım" çok faaldi ama hayat daha zor hale geldi ve yüküm ağırlaştı! Sonuna kadar nasıl direneceğiz?...ona borçluyum: Bunu onun düşüncesinin özgürlüğüne, ruhunun inceliğine ve genç insanlara olan cömertliğine borçluyum. (...)
Baki kalan saygılarımla, sizin Fiedrich Nietzsche'niz
Sorrento, Villa Rubinacci...
...Nietzsche 19 Aralık 1876'da, Cosima Wagner'e doğum günü için uzun ve önemli bir mektup yazma işini üstlendi.³⁵
³⁵ Nietzsche'den Cosima Wagner'e, 19 Aralık 1876 eKGWB/BVN-1876,581. Bu mektup ilk defa Mazzino Montinari tarafından yorumlanmıştır. Nietzsche Kesen, age., s. 38-43. Bazı yerlerde bu kaynağa başvuracağız.
Sayfa 50 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1.Baskı: Kasım 2015, İstanbulKitabı okudu
Friedrich Nietzsche gençliğinde özellikle Schopenhauer'in felsefesinden etkilenmişti. Daha sonra onun kötümserliğinden uzaklaştı. Çalışmaları ahlak, din, felsefe, bilim ve sanat biçimlerine yönelik keskin eleştiriler içermektedir. Çağdaş kültür onun gözünde Antik Yunan kültüründen daha zayıftı. Hıristiyan ahlakı ve Platoncu metafizik, Nietzsche'nin en şiddetli eleştirdiği konuların başında geliyordu. Genel olarak, hakikatin değerini sorgulamış ve böylece postmodern felsefi yaklaşımların öncüsü olmuştur."
"Nietzsche için kıymetli bir fikir söz konusudur: "Eğitmenleri eğitmek! Ama bunlar kendi kendilerini eğitmek zorundadırlar! Ben onlar için yazıyorum".
( S:46)
Friedrich Nietzsche Voltaire’e adadığı İnsanca, Pek İnsanca kitabının redaksiyonuna Sorrento’da girişir. Aforizmalardan oluşan bu ilk eseri, onun olgunluk döneminin de başlangıcı sayılır. Bu seyahatin ardından, Basel’deki kürsüsünü bırakacak, güneyde yaşadıklarının etkisi altında, İsviçre, Fransa ve İtalya’da gezgin bir filozof yaşantısı
sürmeye başlayacaktır
Nietzsche denildiğinde birçok insanın aklına gelecek ilk sözcüklerden biri "felsefe" sözcüğüdür ve çoğumuz onu "İşte Böyle Buyurdu Zerdüşt" eseri ile tanırız.
Ecco Homo, İnsanca, Pek İnsanca, Şen Bilimi v.s.eserleri pek bilinmez. Lâkin yine de gözle görülür şekilde okuyucunun bu eserlere de ilgisi son dönemlerde artmış bulunmakta.
Gelelim Nietzsche'nin arkadaş grubu olan Brenner, Rée ve Malwida von Meysenburg ile Sorrento Yolculuğu'na... Bu dört arkadaş arasında ve bir ara uğrayan karı-koca Wagner çiftinin orada geçirdikleri bir dönemi ele alıyor kitap.
Paolo D'Iorio hem o günlere işaret eden mektuplara yer vererek ve Nietzsche'nin eserlerinden de yerine göre bolca alıntı yaparak Nietzsche'nin Sorrento günlerini ele alarak anlatmaya çalışmış.
Eseri bir bütün olarak değerlendirdiğimde girizgâh ve gelişme bölümü sürükleyici ve Nietzsche'nin iç dünyasına yolculuk babında gelişti. Ancak son bölümde yazar Nietzsche'nin eserlerinden yaptığı sayısız alıntı ile kendi eleştirilerine yer vermiş. Açıkçası Nietzsche'nin hayatının son bölümü ile ilgili kısımlarını görmek isterdim eserde.
Kız kardeşi ile arasındaki ilişkiye, ailesi ile arasında gelişen kısımlara ve hayatının son devresi ile bağlanmasını tercih ederdim bir okuyucu olarak...
Yine de eserin okuyucuyu o günlere tarafsız bir şekilde (belgelere-mektuplara) dayanarak götürmesi açısından son derece değerli bir kitap. Hele ki; Nietzsche severler için.
Okuyup okumamak tamamen keyfiyetinize kalmış.
İyi okumalar.
Schopenhauer şöyle der:”Bütün bunlardan kağıt üzerine dökülen düşüncelerin kumsaldaki ayak izlerinden farklı olmadığı sonucuna varılabilir: Doğru, adamın yürüdüğü yolu görürsünüz, fakat yolda ne gördüğünü bilmek için onun gözlerine ihtiyaç duyarsınız.” Yoğun bir araştırmanın meyvesi olan bu değerli kitap, daha iyi anlamak üzere ihtiyacım olan Nietzsche’in insanca, pek insanca gözlerini hediye etti.