Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sungur Savran

Sungur SavranTürkiye'de Sınıf Mücadeleleri yazarı
Yazar
Derleyen
Çevirmen
7.5/10
13 Kişi
79
Okunma
8
Beğeni
2.993
Görüntülenme

En Yeni Sungur Savran Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Sungur Savran sözleri ve alıntılarını, en yeni Sungur Savran kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1950 seçimleri burjuvazinin siyasal güçleri arasında ( kuşkusuz kızgınlık ve düşmanlık yaratan) bir nöbet değişimidir. Halk "ayağa" kalkmamıştır; olsa olsa oturduğu yerden bu düzenli nöbet değişimini alkışlamıştır !
Geleceği temsil eden toplumsal güçlerden ürkenler, geçmişin toplumsal güçlerine, şu ya da bu ölçüde, yaslanmak ve teslim olmak zorundadır.
Reklam
1856 da yabancı sermaye tarafından kurulan Osmanlı bankası, 1862 yılında ülkenin merkez bankası rolünü üstlenir. Böylece ulusal paranın yönetimi dış güçlere devredilmekte, yarı-sömürge statüsüne doğru büyük bir adım atılmaktadır. Süreç, 1854 te başlayan dış borçlanmanın yarattığı bunalım sonucunda Osmanlı maliyesinin yönetiminin yabancı devlet temsilcilerinden oluşan bir idareye, Düyun-u Umumiye'ye devredilmesiyle tamamlanır. Artık Osmanlı kelimenin arı anlamıyla bir yarı- sömürge haline gelmiştir.
sömürge ve yarı sömürge ülke ne demektir?
Sömürge statüsünün ölçütü politik bağımsızlığın yokluğudur. Yarı-sömürge , genel anlamda ekonomisi emperyalist hakimiyet altındaki ülke demek değildir. politik bağımsızlığa sahip olmakla birlikte, modern devlete özgü bazı işlevsel alanlarda yetkileri emperyalizme devretmiş ülke demektir.
İşçi aristokrasisi kavramı önce Engels tarafından kendi döneminin en gelişkin proletaryasına sahip Britanya'nın işçi sınıfının belirli katmanları için kullanılmış, daha sonra Lenin'in düşüncesinde özel bir önem kazanmıştır. Engels, ortalama işçiye göre büyük maddi avantajlara sahip olan, bu yüzden kendini sınıfın geniş kitlesine göre üstün gören, sonuçta düzenle uzlaşan sınıf katmanlarına bu adı veriyor ve düzenle bütünleşmelerinden dolayı bunlara "burjuva işçiler" diyordu. Lenin Engels'in bu kavramını kendi döneminin iki büyük olgusuyla bağıntı içinde ele alacaktır. Birincisi, Lenin işçi aristokrasi sinin ayrıcalıklı konumunu emperyalizmin aşırı karlarından bu katmanlara sus payı olarak verilen "rüşvet"e bağlıyordu. İkincisi, uluslararası işçi sınıfı hareketi içinde 20. yüzyıl başından itibaren yükselmeye başlayan, 1914'te 1. Dünya Savaşı'nın patlak vermesiyle birlikte bütünüyle düzenin yanına geçen oportünist, reformist, sosyal şoven akımın maddi temelini emperyalist ülkelerin işçi sınıfının bu katmanlarında buluyordu. Yani işçi aristokrasisi Lenin'le birlikte bütün bir emperyalist çağ boyunca kilit bir rol üstlenen bir teorik kav ram haline geliyordu.
Üretken emek sermaye için artık-değer üreten emektir; üretken olmayan emek ise sermayenin toplam devresi ve yeniden üretimi için gerekli olmakla birlikte artık-değer üretmeyen emektir
Reklam
Proletaryanın tanımlamasına girerken önce çok yaygın bir ön yargıya karşı bir uyarıda bulunmak gerekiyor. Proletarya hiçbir biçimde sanayi işçilerinden ibaret bir kavram değildir.
Burjuvazinin bürokrasiyi satın almasının bir başka biçimi ise yolsuzluktur. Yolsuzluğu basit bir ahlaksızlık sorununa indirgeyen bütün görüşler bilimsellikten uzaktır. Yolsuzluk -burjuvazi içi rekabette oynadığı rolü bu yazının konusu dışında kaldığı için bir kenara bırakırsak- bürokrasinin burjuva toplumuyla bütünleştirilmesinin ana mekanizmasıdır. Devlet bürokrasisinin bütün alanlarında ve kademelerinde, bürokrat için, burjuva sınıf toplumunun nimetlerinden yararlanmanın sistematik yolu yolsuzluktur. Bu aynı zamanda bürokratın temel gelir kategorisi olan ücret biçiminin önemini silikleştiren bir mekanizmadır. Bürokratların çoğunluğu için aldıkları maaş bir asgari gelir dir. Esas hayat tarzlarını belirleyen, üst sınıflara benzer bir tüketim kalıbına ve hayat tarzına geçmelerini sağlayan, onlarla kaynaşmalarını mümkün kılan yolsuzluktur.
Devlet bürokrasisinin ana bileşenlerini kısaca gözden geçirmeden önce, devlet hizmetinde maaşlı veya ücretli olarak çalışan herkesin "devlet bürok rasisi" kavramı içinde ele alınmaması gerektiğini belirtelim. Bürokrasi, devletin yetkilerini kullanırken devlet adına karar verme yetkisine sahip yöneticilerden oluşur
122 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.