Siyonizmin nihai hedefi olan Filistin’de bir Yahudi devleti kurmak teşebbüsü, 19. yüzyılın son çeyreğinde fiiliyata geçirilmişti. Osmanlı topraklan içinde bulunan Filistin’e başta Avrupa olmak üzere dünyanın her tarafından göç başlamıştı. Durumun farkına varan Osmanlı idaresinin Filistin’e Yahudi yerleşimine izin vermemesi üzerine, legal-illegal çeşitli yollarla toprak satın alınmaya devam edildiği gibi Filistin’i bedel karşılığında satın almak için dönemin Osmanlı padişahına müracaatta dahi bulunulmuştu.
Politik amaçla yazıldığından tat duyusunu okşamıyor. Yazarın Rusya, İngiltere ve İsrail üçgeninde fazla dolaşmış olması trenin son vagonunu Osmanlı'dan uzaklaştırmış. Okurken dikkatli olunmalı.
Türklere duyulan eski ve aptalca meftun bir inanış vardı... Onlara "İsmail Amca" deniyordu ve bu hissiyata Max Nordau da sahipti. "1909'da gerçekleşen Hamburg Kongresi'ndeki konuşmamı hatırlayın" dedi ve ekledi "O zaman Jöntürkler'in asimilasyona yönelik politikalarını protesto etmiştim. Bu yüzden, bizim duygusal aptallarmızın bana nasıl saldırdıklarını hala unutabilmiş değilim. Hangi hakla Ismail Amca'ya saldıracağız ki?"
"Sayın Doktor" dedim, "Bu sadece bir efsane. İsmail bizim amcamız değil. Biz, çok şükür ki, Avrupa'ya aitiz. İki bin senedir Avrupa kültürünün oluşmasına katkı sağlıyoruz. Şark ile ilgimiz yok. Konrede sizin ağzınızdan, Avrupa'nın (manevi) sınırlarını Firat Nehri'ne kadar genişletmek için Filistin'e gidecegiz. Türk bizim için en büyük tehlike dediğinizi duydum." Bunun üzerine yaşlı üstad "Genç dostum, bu bir mantık. Mantık ise bir Yunan sanatı. Yahudiler bundan pek hazetmezler. Yahudi akıl yoluyla bir şey öğrenmez, o felaketlerden öğrenir. O, havada kara bulutlar oluştuğu zaman kendisine bir şemsiye edinmez, ıslanmayı bekler ve soğuk algınlığına yakalanır; ancak ondan sonra bir şemsiye alması gerektiği gelir aklına".
"Yahudi akıl yoluyla bir şey öğrenmez,o felaketlerden öğrenir. O, havada kara bulutlar oluştuğu zaman kendisine bir şemsiye edinmez, ıslanmayı bekler ve soğuk algınlığına yakalanır; ancak ondan sonra bir şemsiye alması gerektiği gelir aklına...."
İçerik olarak çok bekletimi karşılayan bir eser olmadı. İsrail'in kuruluş sürecin ve perde arkasında yaşanan olaylar hakkında bilgi almak ve hatırattan faydalanmak amacıyla okuduğum bir eserdi. Ancak beklediğimden farklı olarak olaylara çok fazla girikmemiş. Daha çok İsrail kuruluş sürecinde lejyon oluşturma çabaları ele alınmış. Tam anlamıyla hatırat olmaktan da uzak diyebilirim. Meraklısı okuyabilir ancak şahsi görüşüm içerik isim kadar iddialı değil