Dedesi besteci Kemani Haydar Telhüner'dir. 1975 sezonunda Bursa Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünde açılan "Gençlik Kursları" ile tiyatro eğitimi alan sanatçı, 1981 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümünü kazandı. 1985 yılında mezun olup aynı yıl Bursa Devlet Tiyatrosu'nda sanat yaşamına başladı.
1989 yılında İstanbul Devlet Tiyatroları’na tayin olan Algöz, birçok oyunda rol aldı, dizi ve sinema filmleri çevirdi. İstanbul Devlet Tiyatroları'nda oyuncu olarak çalışmaktadır. Ayrıca League of Legends adlı MOBA oyununda Türkiye sunucusu açılışa özel Gangplank adlı şampiyonun Barbaros adlı kostümünü seslendirmiştir.
Eylül 2019'dan beri Can Yılmaz ile birlikte Youtube kanalına içerik hazırlamakta, "Burda Olan Burda Kalır" oyunuyla sahneye çıkmaktadır.
Sahip olduğu ödüller
- 22. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri, 2017, Komedi Dalında Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu, Kaçma Birader
- 21. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri, 2016, Komedi Dalında Yardımcı Rolde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu, Ali Baba ve 7 Cüceler
- 10. Lions Tiyatro Ödülleri, 2010, En İyi Komedi Erkek Oyuncu, Vahşet Tanrısı
Üzülüyorsun, takma diyorlar...
Kızıyorsun, değmez diyorlar...
Susuyorsun, iki çift laf et diyorlar...
Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar...
Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar...
Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar...
Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar...
Aklı başında davranryorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar...
Dikine gidiyorsun, yaşına başına yakışmaz diyorlar...
Ölünce ne diyecekler?
Muhtemelen ölüm sana yakışmadı...
Normal tabii... Dirimizi beğenmediler...
Ölümüzü mü beğensinler...
- Müşfik Kenter
Ruhi Mücerret
Tadında kitap önerileri alabilir miyim?! :))
Bir nebze olsun mizah gücü yüksek kitaplar, beni dinlendiriyor... 🤗🍀
Şimdiden teşekkür ederim. ✌🏻
Sana bir iyi bir de kötü haberim var denildiğinde, ben hep önce kötüden başla derim ki sonrasında iyi haber duyayım da ağzımın tadı yerine gelsin. Bu kitabın da en kötü yanı bitmesi. Hem de bir solukta bitmesi. Gelelim iyi haberlere.
Kitapta usta tiyatrocu Zafer Algöz'ün hatıralarını okuyorsunuz. Ama pek güzel hatıralar bunlar. Meşhur tiyatrocularla, sinemacılarla olan anıları ve yer yer de çocukluk anıları.
Pek çok yerinde kahkaha attım, etraftan yahu sen ne okuyorsan ver biz de okuyalım diyenler oldu :)
Ayrıca kitap bölüm bölüm hikayelerden oluştuğu için zaman zaman herhangi bir yerinden açıp okusanız da keyif alırsınız diye düşünüyorum.
Düşündüklerim bunlar, keyifli okumalar :)
Zafer Algöz'ün çocukluğundan itibaren anılarını anlatıyor. Büyük kısmı ünlülerle olan anıları, bazısı ise kendi ve ailesi ile ilgili anılar. Mizah tarzını çok beğendim, kitap okumaktan çok stand-up izler gibiydim. Kitabın ilk üçte ikilik kısmında sesli güldüğüm yerler oldu. Kitap bitti ama yüzümdeki tebessüm hala gitmedi...
"Benim gençliğim 'sınav, sınav, sınav' diye geçmiş." (Syf 166)
Öncelikle Zafer Algöz'ün başarılı bir oyuncu olduğunu illaki duymuşsunuzdur.
Pek aşina değilimdir kendisine.
Ama bu kitap "Bana öyle bir kitap ver ki bir saatte bitireyim." tarzında.
Zafer Algöz'ün ilk kitabı
Haşırt Dı Bilekbord 'a göre sönük kaldığını söyleyenler olmuş. (asla katılmıyorum.)
Bende iki kitabı da olmasına rağmen ilk bundan başladım ve tüm bu söylemlere karşı kahkahayla okudum.
Hem nostalji hem de kahveyle birlikte okunacak aşırı keyifli bir kitap. Bir sanat düşkünü iseniz böyle sosyolojik tespitler yapmış başarılı bir abimizin, ne kadar az okunmaya sahip olduğunu görünce üzülebilirsiniz...
Uyarı da yapalım: Kitap küfür, alkol ve kumar'dan bahsediyor.
Fakat bey abimizin sayfa on üç'te dediği gibi "iş olsun diye yazılmış küfürler değildir, hikayeyi özüne en yakın şekilde aktarmak içindir."
Yani öyle entel olacağım diye iki küfüre de laf etmeyiniz.
Kendini her alanda kanıtlamış, benim keyifle okuduğum eserdi. Mutlaka tavsiye ederim :)
"Bizim mesleğimizi yapanlar başka ülkelerde hep itibarlı insanlardır ve saygı görürler. Yaşlandıklarında kimsesiz ölmek gibi bir korkuları yoktur.
(...)
Bizde öyle mi? öldükten sonra kıymet veriyorlar."
(Sayfa 66)