yeşim

... aslında bu hayatın güzel yanları çok az, hayat ancak o tek tük anlar için yaşanmaya değer, insan o tek tük anları bir daha yaşayabileceğini düşününce de hayat anlamlı oluyor, muhteşem oluyor. Benim gibi daha önce de hayatın bir anlamı var sanabilir insan; ama yeni bir şey yaşayınca onun dışındaki her şey silik kalıyor sanki.
Sayfa 119 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Ne riski canım," dedi Howard, hafif kibirli. "Aslında bizim değil bu para. Yani aslında bu parayı hak etmedim. Beynimin marifeti. Yarışmayı kazanan, paçavralar içinde, yaşlı, yoksul bir profesör, bütün o kitapları okumuş, bilgili bir adam olsaydı, başka. Ama öyle olmadı, hiç zahmetsiz, beynimin marifetiyle kazandım ben. Kaybedersek kaybederiz. Aslında kaybedecek bir şeyimiz yok."
Sayfa 81 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"Yozlaştırıyorsunuz," dedi Howard. "Kraliçenin İngilizcesini yozlaştırıyorsunuz. 'Herhalde', 'şu anda' diye ucuz numaralarla gençleri tavlıyorsunuz." "Gençlerin parası var," dedi adam. "Biz de istediklerini veriyoruz onlara." "Ne istediklerini nereden biliyorsunuz? Kim bilebilir?" dedi Howard. "Sadece cinselliğe sesleniyorsunuz, iğrenç şarkılara, ucuz müziğe, o çocuklar hayranlıkla ağızlarını açmış parmak şaklatıyorlar - yani o kadar alçalıyorsunuz ki, çoğunluğa seslenmeniz doğal, çünkü çoğunluk aptaldır, hayvandan farksızdır."
Sayfa 74 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bu ülkede demokrasi var," dedi adam. "Bir anlamda tabii. İnsanların istediklerine sahip olma hakkı var. Sizce ne yapmalıyız? Onları eğitip nasıl davranmaları, nasıl düşünmeleri gerektiğini mi öğretmeliydik, komünistler ya da faşistler gibi?"
Sayfa 75 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
yeşim

yeşim

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway
7.7/10 · 32,3bin okunma
Reklam
Bizim deneme lisesinde hiç Shakespeare okumamıştık, hocalar hoşlanmayacağımızı, sıkılacağımızı söyleyip okutmamışlardı. Sıkılıp sıkılmayacağımızı anlamamıza fırsat vermemişlerdi hiç.
Sayfa 37 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"Sözlerimi iyi dinle, kalıcı mallar almanın zamanı geçti. Para yaşamak için harcanacak, hiçbir şekilde biriktirilmeyecek, süs eşyasına, mobilyaya, o tür şeylere yatırılmayacak."
Sayfa 36 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Sokakta kimse pencereye çıkıp ne oluyor diye bakmadı; o, TV'den önceki eski meraklılık günlerindeydi. Herkes TV seyretmekle meşguldü.
Sayfa 32 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"Bir yığın yalan. Hayat artık yalan üstüne kurulu. Hile hurda, gerçeğe yabancılık. Başpapaz Swift'in atları diyor ki, dilimiz insanları kandırmak için değil, onlara yararlı olacak sözler söylemek için verilmiş bize. Konuşmanın amacı iletişim kurmaktır."
Sayfa 17 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
352 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Çok yoğun bir bilim-kurgu/distopya serisi ile buradayım. Bu kitabı ilk 2018 yazında elime alıp okumaya çalışmıştım. Çalıştım diyorum çünkü yazarın yarattığı evren/dünya o kadar hayalüstüydü ki kafamda canlandırmakta çok zorlandım ve o zaman kitabı okumayı bırakmıştım. Şimdi nedendir bilmem tekrar bir şans vermek istedim bu seriye. Yine ilk
Yürüyen Kentler (Yürüyen Kentler #1)
Yürüyen Kentler (Yürüyen Kentler #1)Philip Reeve · On8 Kitap · 2020191 okunma
Reklam
352 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Yürüyen Kentler (Yürüyen Kentler #1)
Yürüyen Kentler (Yürüyen Kentler #1)Philip Reeve
8/10 · 191 okunma
Dünya değişiyordu. Bu, yeni bir şey değildi elbette; bir Tarihçi Çırağı'nın öğrendiği ilk şey dünyanın sürekli değişmekte olduğuydu.
Sayfa 247 - On8 KitapKitabı okudu
"Zavallı Tom," dedi kız. "Valentine'ın bana yıllar önce öğrettiği şeyi sen yeni öğreniyorsun: Kimseye güvenilmez."
Sayfa 198 - On8 KitapKitabı okudu
Philip Reeve'den 3000'li yıllardaki dünya
Bay Ames'se daha önce hiç çorak topraklara ayak basmamıştı. "Korkunç bir şeymiş!" diye homurdanıyordu. "Üstünde yürümesi amma zor... Bütün bu otlar! Vahşi hayvanlar, yılanlar falan da vardır burda... Atalarımızın toprak üstünde yaşamaktan neden vazgeçtiğini şimdi kavrıyorum!"
Sayfa 196 - On8 KitapKitabı okudu
Kentsel Darvincilik
"Ah, Ulu Quirke!" diye fısıldadı Tom. "Bu korkunç bir şey! Kentsel Darvincilik'in tüm kurallarını hiçe sayıyorlar..." "Bu bir korsan banliyö, Natsworthy," dedi Hester. "Ne bekliyordun ki? Avlarını olabildiğince hızlı bir biçimde parçalar, tutsakları da motor dairelerinde köle olarak çalıştırırlar. Yiyeceği ve yatacak yeri, çalışamayacak kadar güçsüzlere harcamazlar. Aslında senin pek değerli Londra'nın yaptıklarından çok da farklı değil bu. En azından bu herifler kendine korsan deme dürüstlüğünü gösteriyor."
Sayfa 159 - On8 KitapKitabı okudu
563 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.