Hava dinginken şiddetli bir fırtınayı arzulamak bir çılgına yakışır, fırtınayı aklıyla dindirmekse bir bilgeye.
Sayfa 38Kitabı okudu
"Yanılana dostça yolu gösteren insan,
Sanki ışık verir başkasına kendi ışığından.
Hiç de az aydınlatmaz, o da başkasından aldığından."
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Yüce ve seçkin bir ruhtan beklediğimiz ahlaki doğruluk genelde beden değil ruh gücünden doğar.
Sayfa 36Kitabı okudu
adaletten yoksun olan hiçbir şey ahlaken doğru olamaz
Sayfa 30Kitabı okudu
Hilekârlık küçük bir tilkiye, kaba kuvvet ise aslana özgüymüş gibi görünür. İkisi de insana hiç yakışmaz ancak hilekârlık daha büyük nefreti hal eder.
Sayfa 21Kitabı okudu
Gerçekten de doğru my, haksız mı olduğundan kuşkulandığın bir şeyi yapmaktan kaçınmalısın diye pek yerinde söylemişler. Zira doğruluk bizzat kendisinden ötürü parlarken, tereddüt haksızlık düşüncesine işaret eder.
Sayfa 15Kitabı okudu
..yeryüzünde meydana gelen her şey insanlığın kullanımı için yaratılmıştır ve insanlar bizzat insanlar için, birbirlerine faydalı olabilsinler diye doğmuştur.
Sayfa 12Kitabı okudu
..ahlaki doğruluğun bizzat çehresini ve sanki yüzünü arıyorsun, oysa “o gözlerle görülebilseydi” Platon’un dediği gibi, olağanüstü bir sevgi uyandırırdı insanda.
Sayfa 9Kitabı okudu
Halk mevcut rejimi, siyasi ve askeri başarısızlıkların sorumlusu olarak görüyor, dolayısıyla mevcut rejime yani cumhuriyete taban tabana ters olan tek adam rejimini yoksulluk başta olmak üzere her türlü sıkıntıdan kurtuluşun adresi olarak değerlendiriyordu.
Üzerine fazla gelinen kişiler, kendilerinden ellerinden gelenden çok daha fazlasının beklendiğini düşünür. Birbiriyle çakışan istekler, ne kadar çabalarsa çabalasın, kişiye kimseyi tatmin edemeyeceği hissini verir. Ailevi yükümlülükler gönüllü olarak üstlenilse bile, kişiye kendini duygusal ve fiziksel olarak yetersiz hissettirir. Her üç durumda da ağır basan duygu, yorgunluktan bitip tükenmedir. Başarısızlık ve aşırı yorgunluk hisleri ise, aşkı yıpratıp tüketir.
Sayfa 63Kitabı okudu
