"Hançer kendini kanatamaz" dedi. "Herkesin evlere çekildiği yerde, beni yolların çekiyor olması; yüreğim ağzımda çarparak seni öperken gözlerimden yaşların dökülmesi; tam da her şey bitti derken telaşla gözlerinin ışığına uzanmam; aylarca görmek istediğim insanı karşımda bulunca dönüp gitme boğuntusu; ne kadar gerekli olursa olsun herkesin yaptığı işlerden nefret etmem; dört yol ağzında durup günde beş vakit, dünyayı kendi sığlığı sanan herkese küfretme isteği; bir sevinci söylerken sesimin karaçalı gibi boğazıma takılması; aşkı ve şiiri dışlayan tüm ciddi ve önemli şeylerin hasta, hafif ve komik gelmesi..."
"Yaşamı böylesine severken, aklımın ve yüreğimin ömrüme attığı bunca düğümü kime, nasıl açıklayabilirim? Ben ZAMAN diyorum. İnsanın zaman karşısındaki küçüklüğünü, anlamsızlığını ve umarsızlığını duyuyor musun? Söyler misin, ben şimdi neyi yücelterek kendimi seveceğim, varlığıma saygı duyacağım, dünyaya tutunacağım?"