Kömürcü'nün 3. kitabı. Sevgiyle kucakladık yine, yeniden.. Şiirleri hep insanın içini çize çize geçiyor. Burnunda keskin bir sızı, göğsünde bir ağrıyla; ama ne ki dağ göçmüş üzerine gibi, göçmüş lakin alıp bir kenara bırakmışlığın yorgunluğu, takatsizliği, bıkmışlığıyla; içte bahoz, dışta isteksizliğin sessizliğiyle; insanı alıp içine, daha da içine katan sözcükleriyle okuyor insan, insan, ben... Seyyidhan işte, okuduktan sonra, saatlerce ağlamışlığın ardında içte kalan boşluğun ağrısına benzer bir ağrılı boşluk bırakıyor.
Bu pek kitap incelemesi gibi olmadı evet, ama şiir bu işte, hissetmekle ilgili daha çok. Ben hep öyle düşünmüşümdür, hep öyle düşünmek isterim.