Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zen

Reklam
"Kozmos'u şöyle bir düşünmek bile garip bir heyecan verir. İnsanın sesini soluğunu kesen, ensesinden aşağı ürperti veren, bir boşluğa düşü­ şün hayal meyal anımsanışı gibi başdöndürücü bir duygudur bu. Çünkü tüm sırların en büyüğünün karşısında olmanın bilincindeyizdir."
Zen

Zen

, bir kitabı okumaya başladı
Kozmos - Evrenin ve Yaşamın Sırları
Kozmos - Evrenin ve Yaşamın SırlarıCarl Sagan
8.9/10 · 5,5bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Zen

Zen

, bir kitabı yarım bıraktı
%48 (119/244)
·
Beğendi
Outliers
OutliersMalcolm Gladwell
7.8/10 · 8,1bin okunma
"Artık çok iyi öğrendiğim tek bir şey biliyordum: Sevgi fiziksel bir varlık olarak, sevilen kişiden çok daha öteye gidiyordu. En derin anlamını tinsel varlıkta, iç benlikte buluyordu. Onun gerçekten var olup olmadığı, yaşayıp yaşamadığı önemini bir ölçüde yitiriyordu."
Sayfa 51
Reklam
“O günlerde, yaşadığım hayatın bilerek ve kararlılıkla yaşadığım bir şey değil de, -tıpkı aşk gibi- başıma gelen ve rüyalardan çıkma bir şey olduğu duygusu içimde gitgide yükseliyor, bu karamsar hayat görüşüyle ne savaşmak ne de ona tamamen teslim olmamak için kafamda böyle bir düşünce yokmuş gibi davranıyordum.”
Sayfa 394
“Babamın ölümüyle birlikte yalnız hayatımın bu günlük eşyaları değil, en sıradan sokak manzaraları da anlamlı bir bütün oluşturan geçmiş bir dünyanın vazgeçilmez hatıralarına dönüşmüştü.”
Sayfa 217
“Bu kenar mahallelerde, arsalarda, parke taşı kaplı çamurlu sokaklarda, arabalar, çöp tenekeleri ve kaldırımlar arasında, sokak lambalarının ışığında, yan patlak bir topla futbol oynayan çocuklarda hayatın özünü görebildiğimi hissederdim. Babamın büyüyen işleri, fabrikaları, zenginleşme ve bu zenginliğe uygun itibarlı bir "Avrupai" hayat yaşama zorunluluğu, sanki beni hayatın basit ve temel yanlarından uzaklaştırmıştı da, şimdi bu arka sokaklarda hayatımın kayıp merkezini arıyordum.
Sayfa 204
“Avrupa'da zenginler, kibarca zengin değil gibi yaparlar... Uygarlık budur. Bence kültürlü ve uygar olmak da herkesin birbiriyle eşit ve özgür olması değil, herkesin kibarca diğerleriyle eşit ve özgürmüş gibi davranmasıdır. O zaman kimsenin suçluluk duymasına gerek kalmaz.”
Sayfa 211
“artık aşk acımı biçimlendiren şey, Füsun'un yokluğu değil, acının sonunun bir türlü gözükmemesiydi.”
Sayfa 188
Reklam
“Karşı bakkaldan aldığım ekmeğin tıpatıp aynısını, belgeselci bir anlayışla ve teselli olsun diye sergiliyorum burada, İstanbul'da, ağırlığı biraz değişse de, milyonlarca kişinin yarım yüzyıldır katık olarak yalnızca bu ekmeği yediğini hatırlatmak ve hayatın bir tekrar olduğuna, ama sonra her şeyin acımasızlıkla unutulduğuna işaret etmek de istiyorum.”
Sayfa 185
“Füsun'u acıyla hayal ederek, eşyalarıyla oynayarak tescili bulmam, kendimi kendi gözümden düşürmüştü, ama içine daha fazla girmek istediğim bir başka dünyanın kapılarını da açmıştı bana.”
Sayfa 179
“Füsun'un dokunduğu ve onu Füsun yapan bu şeyleri elimde tuttukça, onları okşayıp, seyredip boynuma, omuzlanma, çıplak göğsüme, karnıma değdirdikçe, eşyalar içlerinde birikmiş hatıraları, bir teselli gücüyle ruhuma salıveriyorlardı.”
Sayfa 178
484 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.