Görünüşün aldatıcı bir vazifesi olduğunu anladığımdan beri kimseye ben iyi değilim diyemedim. Çünkü mutluluğum içimden ziyade dışımda belirgin bir şekilde mevcuttu. Sebebini bilmediğim bu zengin, her çeşitten anlam ifade eden mutluluk yüzünden kölesi olduğum acınası bir ruhun esiri olmuştum.
“Bir şeyi reddetmek sizde suçluluk duygusu yaratırken, rıza göstermek ardında bir kırgınlık bırakacaksa suçluluğu tercih edin. Kırgınlık ruhun intiharıdır.”
(s. 337)
Gabor Maté
Bu kitabın da yazarının erkek olması çok garip.
Stefan Zweıg kadın kalbinin sırlarına erişmiş bir yazar.
Kitapta ayrıca çok fazla hayat dersi verilmiş diyebilirim.
Bir kadının 24 yıl sonra kimseye anlatamadığı bir olayı birisine anlatmasıyla başlayan 24 saatlik içsel bir yolculuk.
*beni unutmuştu, daha bir dakika önce verdiği sözü unuttuğu gibi ettiği yemini de unutmuştu.