Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anna Molly

Anna Molly
@AnnaMolly
29 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Gölgesiyle kopukluk yaşayan insanlarda sık görülen bir davranış vardır: Kendilerini doğrudan ilgilendirmediği halde, diğer insanların bazı davranışlarını ya da yaşam biçimlerini yargılama biçimi. Çünkü bu insanlar, varlığını yadsımış oldukları gölgelerini kışkırtabilecek davranışları başkalarında gördüklerinde , kendi gölgelerini denetim altında tutabilmek için o insanları insafsızca yargılama ve aşağılama gereğini duyarlar. Ama bu bilinç dışında işleyen bir mekanizma olduğundan , kendi gölgelerini yargıladıkları insanlara yansıtmakta olduklarını farketmeleri mümkün olmaz. Diğer insanların davranışlarına yönelik yargılamanın gerisinde, kendilerini “Bu ben olamam “ mesajıyla rahatlatma ihtiyacı bulunur. Eleştirilen davranışların içeriğinin , eleştirenin gölgesinin içeriğiyle özdeş olması gerekmeyebilir. Aslolan, kafese kapatılmış, ama bir aralık bulup da ortaya çıkabilmek için pusuda bekleyen gölgenin özgürleşme isteğinin yarattığı tehdittir.
Reklam
Kirke, diyor, her şey yolunda gidecek…Canımızın yanmayacağını söylemiyor. Korkmadığımızı kastetmiyor. Söylediği sadece şu: Buradayız. Gelgitte yüzmek, yeryüzünde yürümek ve ayaklarına değdiğini hissetmek böyle bir şey. Yaşamak böyle bir şey.
Sayfa 392Kitabı okudu
Kesinliğine, doğru davranışın yanlıştan keskin bir şekilde ayrıldığı, hataların sonuçları olduğu, canavarların yenilgiye uğradığı kolay bir yer olan dünyasına bayılıyordum. Ben öyle bir dünya bilmiyordum ama bana izin verdiği sürece orada yaşardım.
Sayfa 267 - ithakiKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sekiz
Hermes' in gözleri ışığa tutulmuş koyu renkli mücevherler gibi ışıldıyordu. Siyahtı bu gözler, en eski tanrıların soyundan gelen çok derin bir gücün işaretlerinden biri.
Bir durum istediğin gibi değilse, iki seçenek vardır: Ya problem diye isimlendireceğin alana odaklanırsın ya da çözüm alanına.
Sayfa 232Kitabı okudu
Reklam
Çünkü ölüm hiçbir zaman yaratıcı olamamıştır. İşte o zaman dünyası yıkılır insanın. Bu güç elinizden gidince her şey anlamsız gelmeye başlar; her şey saçmadır. Ve bu saçma dünya umrunuzda olmaz artık. Asıl mesele dünyanın da sizi umursamadığıdır. ... Kimse sizi istemezken, toprağın sizi bu kadar içine çekmek istemesi duygulandırır sizi. Üzerinize örtülen bu kum battaniyesi sarılır size. Bu sarılma güven verir. O zaman ağlamak istersiniz. ...
Sayfa 263Kitabı okudu
Şehirlerde ise herkes acı çekmeden, dört dörtlük yaşamak istiyordu. Oysa hayat üç buçuk atıyordu. İnsanlar ise beş dörtlüktü. Şeytanın aksak notası beş dörtlük...
Balıklarla konuşur, çiçekleri besler, bulut damlalarına ve dalgalardaki tuza tatlı diller dökerdik.
Sayfa 7 - İthakiKitabı okudu
Gündüz, yeryüzündeki insanlar için uzağı gören ışığı getirir; ama diğeri, sisli bulutlara bürünen kederli Gece, kollarında Ölümün kardeşi Uykuyu taşır.
Sayfa 36 - İletişimKitabı okudu
Boş bir odaya belli bir miktarda gaz verildiği zaman, oda ne kadar büyük olursa olsun gaz odanın tamamına yayılır. Ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun, acı da insanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır. Dolayısıyla insanın çektiği acının 'büyüklüğü' kesinlikle görecelidir.
Reklam
Toplama Kampı Deneyimleri
Yaşamımda ilk kez onca şair tarafından dile getirilen, onca düşünür tarafından nihai bilgelik olarak ortaya konan gerçeği gördüm. İnsanın özleyebileceği nihai ve en yüksek hedef sevgidir.
Dünyanın ömrü ile kendi ömrüm arasındaki orantısızlığın verdiği rahatsızlık, güneş çarpması gibi sersemletici bir etki yapıyor üzerimde.
...gözlerimiz olmasaydı, duygularımız bambaşka olurdu.
Sayfa 254Kitabı okudu
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.