“En büyük devrim her şeye rağmen yaşamaktı. Gülmek ise her karanlığa şafaktı.”
Sayfa 361 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Gerçek sevgi insanı kestirmeden daima kendine getirirdi. Bu yüzden sevilmeye muhtaçtı insanlar, çünkü kendilerine gidebildikleri en kısa yoldu sevgi, kendilerini bulabildikleri tek memleketti.”
Sayfa 359 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Anne… bu muhteşem kelime, durmak üzere olan bir kalbe vurulan adrenalin iğnesi gibiydi… anne… mücadelenin bitmek bilmez ateşiydi.”
Sayfa 359 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
“Mutlak sevgi, karşılık beklemeden yürekte hissedilen bir yücelikte, sınırsız bir coşkuda ve koşullar ne olursa olsun daima gerçekte neyin önemli olduğunu hatırlatacak güçteydi.”
Sayfa 359 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Toplumdaki erkeği deforme edeceğiz ki kadının yani, toplumu doğuran annenin köleleşmesine zemin hazırlayabilelim. Kadın haklarını nasıl elleyeceksin Mustafa Kemal’in ideolojisindeki adamlar etrafta cirit atarken! Annesi, bacısı için ölmeye hazırken. Kadını toplumla bitirmeliyiz. Haksızlaştırmalı, sahipsizleştirmeli, önemsizleştirmeliyiz. Çünkü annesi köle olan bir çocuk zaten köle doğar.”
Sayfa 358 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“…cehennem kapısıdır Anadolu ve Türkler o kapının bekçisidirler. Bu kapıyı kontrol eden, dünyanın tüm basınç noktalarına hâkim olur.”
Sayfa 356 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“İnsan sevgi hissedebildiği kadar insandı, yoksa en tehlikeli hayvandı. Yaşayan her cana karşı sevgi üretmek Yaradan’ın insana en kutsal emanetiydi, bu emanetten habersiz olmak insanlıktan bihaber olmak değil miydi?”
Sayfa 316 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Kendi çıkarları dışında sevgi hissedemeden doğamıyprdu ki insanlığımız.”
Sayfa 315 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Sevgisizlik resmen bir hastalıktı, henüz tıp dünyasında adı konmamış, insanlığı bozan, yıpratan, dünyayı cehenneme dönüştüren bir hastalıktı ve belki de bulaşıcıydı.”
Sayfa 315 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Nerede, nasıl bedenlenmiş olursa olsun cana saygı duymak Allah’a saygı duymak değil miydi?!”
Sayfa 310 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Çektiği acılar, üşümek, yorgunluk değildi insanı yenen şey, umutsuzluktu!
Sayfa 307 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Değer verdiklerimiz değil miydi ‘kendimizin’ özü?”
Sayfa 307 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Umudundan alıyordu azminin gücünü ve azmini yitirmemiş biri koşullar ne olursa olsun daime hedefe ulaşırdı!”
Sayfa 300 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Erkeklik bu dünyadaki en başına buyruk şeydi ve dünyadaki düzeni kendi kasırgalarını bile yönetemeyen, bedenlerine laf geçiremeyen erkeklerin kuruyor olması inanılır gibi değildi!”
Sayfa 291 - Everest YayınlarıKitabı okudu
“Cumhuriyet’e laf etmek cami duvarına işemek gibiydi.”
Sayfa 290 - Everest YayınlarıKitabı okudu