Yarını düşlüyoruz ama yarın gelmek bilmiyor,
Bir zafer düşlüyoruz
Aslında hiç istemediğimiz,
Yeni bir gün düşlüyoruz,
O yeni gün zaten gelmişken.
Kavgadan kaçıyoruz
Durup dövüşmemiz gerekirken.
Çağrıyı dinliyor ama kulak asmıyoruz,
Gelecek için umutlanıyoruz, gelecek yalnızca planlardan ibaretken,
Bilgeliği düşlüyoruz, her gün köşe bucak kaçtığımız.
Bir kurtarıcı diliyoruz, kurtuluş ellerimizdeyken,
Ve hala uyuyoruz.
Ve hala diliyoruz.
Ve hala korkuyoruz...
Ormana gittim, çünkü bilinçli yaşamak istiyordum. Derinlemesine yaşamak ve hayatın iliğini emmek istiyordum! Yaşamdan olmayan her şeyi bozguna uğratmak. Öldüğümde aslında hiç yaşamamış olduğumu fark etmemek.
Her öğretmenin ve ebeveynin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Çocuklarımızı kalıplaşmış olan eğitimin dışına çıkararak, kendi içlerindeki yeteneklerini keşfetmelerini amaçlayan ve özgür düşünmelerini isteyen, öğretmen ve öğrenci diyaloglarınin ön planda olduğu bir kitap.
İnsan ırkının bir üyesi olduğunuz için şiir okursunuz, insan ırkı da tutku doludur! Tıp, hukuk, bankacılık bunlar hayatı sürdürmek için gereklidir. Peki ya şiir, romantizm, aşk, güzellik? Bunlar ise uğruna hayatta kaldığımız şeylerdir!