Şükür,
Allah' ın sana verdiği nimetlere istinaden O' na ortak koşmaman ve işleyeceğin günahlara o nimetleri sermaye yapmamandır.
-Cüneyd- i Bağdadi(k.s.)
Başkasının çirkinliğiyle meşgul olup da kendisini güzelleştirebilen bir adam yoktur.
Kendi kusuruyla meşgul olup da güzel olmaya bir adım daha yaklaşamayan adam da yoktur.
Bırakın dünya dönsün dışarıda bildiği gibi.
İçinizde bir dünya var. Oraya eğilin.
Allah' ın kelamına kulak verin. Siz size düşeni yapın, O kendisine düşeni zaten yapacaktır.
Bayezid- i Bistâmî hazretleri hacca gidiyormuş.
Şimdiki gibi kolay değil hac yolculuğu o zamanlar, büyük meşakkat, aylar sürüyor.
Kervanlar yolculuk boyunca dinlenmek için bazı yerlerde molalar veriyorlarmış.
Hz. Bayezid anlatıyor:
Nerede mola versek bir arif zat arardım duasını almak için. Bir gün konakladığımız yerde ihtiyar bir adamcağız beni ismimle çağırdı. Şaşırdım, yanına gittim.
'Nereye gidiyorsun?' dedi.
'Hacca gidiyorum.' dedim.
'Ne hazırlığın var hac için?' diye sordu.
Kuşağımı açıp '300 gümüş akçem var.' dedim.
'Ne yapacaksın onca yolu gidip, onca çileyi çekip! Şöyle etrafımda yedi defa dön, bil ki haccettin, haccın da makbul oldu.' dedi.
'Sübhanallah! Böyle bir şeyi nasıl olur?' dedim.
İhtiyar 'Ey Bayezid, Kâbe'yi Halil Peygamber yaptı. Allah(c.c.) Kâbe yapılalı beri -haşa- bir kez içine girmedi. Bende bir gönül var, Celil olan Allah yarattı ve bana bu gönlü vereli beri O' ndan gayrısı içine girmedi. Şimdi hangisinin daha yüce olduğunu, var sen hesap et.
Sana tasadduk ettiği amelden dolayı nasıl olur da karşılık isteyebilirsin?
Ya da sana hediye ettiği sıdk ve doğruluktan dolayı nasıl mükâfat talep edebilirsin?
Zaten ibadet edebilenlerden olmak mükâfatın ta kendisidir.
Önyargılar, gündelik yaşantımızdaki bütün bu pislik ve iğrençlikler gereklidir. Çünkü bunlar gübrenin toprağa dönüşmesi gibi zamanla faydalı bir şeye dönüşür.
Kökeninde pislik barındırmayan iyi bir şey dünya üzerinde bugüne kadar görülmemiştir.