Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe

Ayşe
@Aysssss
Alea iacta est! Vanitas vanitatum homo. Taedium Vitae Ne çıkar siz bizi anlamasanız da Evet, siz bizi anlamasanız da ne çıkar Eh, yani ne çıkar siz bizi anlamasanız da youtu.be/Q2y30POltkg youtu.be/N0cKkVMyL_A
"...Çünkü yalnızlık da tıpkı ekmek ve gün ışığı gibi paylaşılır."
Reklam
"...Bazen de sadece "hava almak" için dışarı çıkarsınız; ken­dinizi nesnelerin ve duvarların hareketsizliğinin ağırlığından kurtarmak için. Çünkü içeride fazlasıyla bunalırsınız, güneş yu­karıda parlarken "soluklanmak" istersiniz; bu ışıktan mahrum kalmak haksızlık gibi gelir size. Elbet t e bir yerlere gitmek için değil, sadece dışarıda olmak, bahar esincisinin ferah serinliğini ya da kış güneşinin narin ılıklığını hissetmek için dolaşmaya çıkarsınız. Bir fasıla, idareli bir mola ... Çocuklar da sırf dışarı çıkmış olmak için dışarı çıkarlar. O yaşlarda "dışarı çıkmak" oynamak, koşmak, gülmek demektir; sonralarıysa arkadaşlarla buluşmak, ebeveynlerden uzakta olmak, başka bir şeyler yapmak. Ama çoğunlukla dışarısı yine iki kapalı alan arasında ka­lır: bir ara istasyon, bir geçiş; zamanla sınırlı bir mekan. Dışarısı . . .
"...Yürüyenin karşılaştığı koşulları daha önce benzer bir şey yaşamamış birine kabaca tarif erseniz, hepsi tuhaf, anormal ve hatta gönüllü bir esaret gibi gelir ona. Çünkü şehirli insan, alış­ veriş zincirinden kopmak, enformasyonu, imajları ve ürünleri yeniden dağıtan ağın parçası olmamak ve tüm bunların onlara biçtiğiniz gerçeklik ve önem kadar gerçek veya önemli olduk­larını fark etmek gibi, yürüyenin özgürlük kabul ettiği şeyleri yoksunluk olarak değerlendirmeye meyillidir. Zincirlerinden boşanan dünyanız yıkımdan kunulmakla kalmaz, bütün zin­cirlerin nasıl ağır, boğucu ve aşırı kısıtlayıcı oldukları da çıkar ortaya. Özgürlük bir lokma ekmek, bir yudum su, uçsuz bucaksız kırlardır o halde."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Erkekler bencil oldukları için yanılgıya düşerler , ka­dınlar ise benmerkezci oldukları için."
"Erkekler korkaktır. Evlerindeki sorunları görmeyi reddederler, her şeyin yolunda gittiğine inanmakta ıs­rar ederler. Ama kadınlar, onlar, görmezden gelemezler."
Reklam
GILLES Güven "duymak". Asla birine güven "duyulmaz". Güven sahip olunacak bir şey değildir. Güven verilir, "güvenilir". LISA İşte o yüzden güçlük çekiyorum. GlLLES Çünkü kendini seyirci yerine, yargıç yerine koyu­yorsun. Aşktan bir şeyler bekliyorsun. LISA Evet. GlLLES Oysa o senden bir şeyler bekliyor. Aşkın kendi varlığını sana ispatlamasını bekliyorsun. Yanlış. Onun var­lığını kanıtlamak sana düşüyor. LISA Nasıl? GILLES Güvenerek.
"...evlilik, anahtarı sadece içinde oturanlarda bulunan bir evdir. Kapı üstlerine kilitlenirse o ev bir zin­dana, onlar da mahkuma dönüşür."
"İnsanın kendini tanıyabilmesi için, başkalarına inanmak zorunda kalması çok acı verici."
Reklam
"...Bu korkunç. Sanki bir uçurumun kenarında yürüyorum. Her an beni adi bir herife dönüştürecek iğrenç bir ayrıntıyla karşılaşabilirim. İp üzerinde yürüyorum, şimdiye tutunuyorum. Gelecekten korkmuyorum, ama şu geçmiş beni ürkütüyor. Fazla ağır gelip dengemi bozmasından, beni aşağı çekmesinden korkuyorum . . . Varılacak yerin iyi olup olmadığını bilmeden, benle bu­luşmaya doğru ilerliyorum."
"...Dünyada sadece benim yaşımda kadınlar yok ki! Yir­mi yaşındayken yılları takmaz insan; kırkından sonra illüzyon bozulur; bir kadın kendinden gençleri gördü­ğünde yaşını hisseder."
"Sevmek akla aykırıdır, çağımıza ait olmayan bir fantezidir. Sevmek, başka bir şey üzerinden kanıtlanamaz, kullanışlı değildir, kera­meti kendindendir."
"Bir insan ken­dini ayakta tutan yalandan yoksun bırakılırsa çöker."
"Hakikat, bizim en fazla hoşumuza giden yalanın ta kendisidir, öyle değil mi?"
6,5bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.