Sonra yavaş yavaş mantığım değişti. Hatta dünyaya bakışım, eşyayı görüşüm, insanları anlayışım değişti. Vakıa bunlar bir günde olmadı. Hatta çok güçlükle ve adım adım oldu. Hatta çok defa bana rağmen oldu. Fakat oldu.
Kamptan nasıl ayrıldığını asla unutamam. Beni koğuşun arkasına çağırdı ve orada boynuma sarılıp ağladı. Daha önce hiç beni öpüp ağlamamıştı. “Benim için öyle çok şey, öyle çok şey yaptın ki,” dedi, “babam bile, annem bile böyle çok şey yapmadı; sen beni insan yaptın, Tanrı seni ödüllendirir, ben seni asla unutmayacağım...”
Nerede, nerede şimdi iyi yürekli, canım, canım Aley’im!..
Sayfa 100 - Rusça okuma yazma öğrettiği koğuştaki mahkum dostlarından Aley.
Rusya’nın bütün tutuklulara insanlara en çok merhamet duyan kişinin doktor olduğunu bilir. Doktorlar asla tutukları arasında ayrım yapmaz, oysa, belki sıradan halk dışında hemen herkes ister istemez yapar böyle bir ayrımı. O suçu ne kadar korkunç olursa olsun tutukluyu azarlamaz ve ona ceza verilmiş olması ve genel olarak yaşadığı dert yüzünden her şey bağışlar.