Fatma Büşra

184 syf.
·
Not rated
·
Read in 29 hours
İnsancıklar, Dostoyevski’nin yazdığı ilk roman olma özelliğini taşıyor. 25 yaşında yazdığı bu eser o zamanın eleştirmenleri tarafından oldukça beğenilip, geleceğin yetenekli yazarlarından olabileceğinden bahsediliyor. Eser ismi aslında “Zavallı İnsanlar”, “Yoksul İnsanlar” anlamı taşırken, çevirmen ya da yayımcı tarafından Türkçe’ye İnsancıklar olarak çevrilmiştir. Eserde, 1800’lü yılların özellikle yoksul yaşamı üzerinde dururken, zengin kesimine değinmiş ve aradaki uçuruma dikkat çekmiştir. Eser, aynı avlu içerisinde karşılıklı odalarda kalan Varvara Alekseyevna isimli genç kız ile orta yaşlı Makar Devuşkin arasında geçen mektuplaşmalardan oluşuyor. Birbirinden daha yoksul olan bu iki insanın bulundukları çevredeki gözlemleri ve yaşadıkları, birbirlerine karşı düşünceli tavırları, fedakarlıkları, empatileri ve zenginlerin sergiledikleri kibrin, insan üzerindeki etkisi mektuplar aracılığıyla okura yansıtılmış. Yoksulluk Varvara’yı istemediği bir yöne itmiş sürüklerken, buna dur demeyen, korkak Makar… Erkeklerin özeti gibisin. Bazen saklanır insan, saklanır, yakalanmamak için gizlenir, burnunun ucunu göstermeye bile korkar; yerini belli etmez, çünkü önyargı kol geziyordur, çünkü yeryüzünde başka bir şey kalmamış gibi, herkesin arasından seni bulup şamataya alırlar(…)
İnsancıklar
İnsancıklarFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 202362.4k okunma
Reklam
200 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 25 hours
Yazar, geniş bir ailenin dışarıdan bakıldığında sıkı, içeriden bakıldığında ise çürümüş bağlarını her bir karakteri tek tek konuşturarak gözler önüne sermiş. Her bir karakter, diğer aile bireylerini kendisinden daha az dertsiz, gamsız zannediyor ancak diğer aile bireylerini dinledikçe işin hiçte göründüğü gibi olmadığı anlaşılıyor. Her bir karakterle yeni bir sır, zamanında söylenmiş yalanlar ortaya çıkıyor. Yıllarca anlam verilemeyen durumlar, neden, neden, neden diye sorulan sorular cevap buluyor ve adeta taşlar yerine oturuyor. Zenginin zengin diye derdi olamaz. Fakirin fakir diye. Gencin genç diye. Yaşlının yaşlı diye. Kime hak lan bu dert dediğiniz şey? Niye kimse sormuyor birbirine derdini? Niye dinlemiyor? Söz konusu Şermin Yaşar ise kitap kesinlikle güzeldir diyerek başlamıştım ve beklentimi fazlasıyla karşıladı. Üstelik derin bir sızı bıraktı.
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20235k okunma
200 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
İnsanın önünde daima seçenekler olur ve her bir seçim diğer seçenekten vazgeçme anlamına gelir. Ve bazen aklımız vazgeçtiğimiz seçenekte kalır. Acaba diğer yolu tercih etseydim nasıl olurdu? Daha mı mutlu olurdum? Söylemek istediğim şeyleri gizlemek yerine söyleseydim acaba her şey daha farklı olur muydu? gibi sorular meşgul eder zihnimizi. Benim
Kahve Soğumadan Önce
Kahve Soğumadan ÖnceToshikazu Kawaguchi · Epsilon Yayınevi · 20215.6k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
276 syf.
·
Not rated
Kazaklar eseri, Rus bir genç subay olan Olenin’in Kafkasya’ya gitme isteğiyle başlar. Sosyetik şehir hayatından sıkılan ve mutluluğun, doğayla iç içe olduğu bir yaşamda olduğunu düşünen Olenin bir kazak ailenin evinde kiracı olarak yaşamaya başlar. Hiç aklında yokken ev sahibinin kızına aşık olur ve bu durum üzerinden kazakların yaşam koşulları, kültürleri, Çeçenler’le olan mücadeleleri uzun ve güzel betimlemelerle okuyucuya aktarılır. Doğa betimlemeleriyle birlikte Olenin’in mutlulukla ilgili arayışlarına ve Rus şehirleriyle Kazak köyleri arasındaki yaşantı farklıklarına değinir.
Kazaklar
KazaklarLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20184,261 okunma
264 syf.
·
Not rated
Eylül, Türk Edebiyatının ilk psikolojik romanı olarak bilinir. İstanbul’da geniş bir ailede yaşayan, mutlu bir çift olan Süreyya ve Suad’ın ilerleyen zamanlarda hayalini kurdukları yalıya taşınarak mutluluklarına mutluluk katmalarını anlatmasıyla başlayan yazarımız, akrabalarından sık sık kendilerini ziyaret eden ve duygusal anlamda boşlukta olan Necib’in önce hayran olup daha sonra da aşık olduğu Suad’a olan hislerini, gelgitlerini, hayallerini anlatmasıyla devam eder. Sözden ziyade bakışlarla anlatmaya, anlaşmaya ve anlaşılmaya çalışan Suad ve Necip’in birbirlerine olan hislerini, birbirlerinden kaçışlarını, Süreyya’ya karşı vicdan azaplarını yazarımız güçlü bir şekilde okura yansıtmayı başarmış. Sadakat, aşk, ihanet gibi kavramların ne olduğunu tekrar sorgulatan bir eser olmuş. Kitabın konusunu beğenmemekle birlikte duyguların aktarımı ve kitabın sonu hoşuma gitti. Yazarın dili bana göre ağırdı. Kitabın başlarında sık sık sözlüğe bakma ihtiyacı hissettim. İlerleyen zamanlarda ise diline yavaşça alışmaya başladım.
Eylül
EylülMehmet Rauf · Yapı Kredi Yayınları · 202039.9k okunma
Reklam
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 hours
Önce kız çocuğu olarak doğduğu için istenmeyen daha sonra anne ve babasının batıya hayranlık ve batı kültürünü yaşama isteği sebebiyle mürebbiye ve dadıların eline bırakılan, hayatı boyunca yalnızlık çekmiş bir insan Ayşe Şasa. Zorba Yahudi ve Hristiyan mürebbiyelerin elinde acımasızca ve hiç sorgulanmadan büyüyen, şiddetin her türlüsünü gören, kiliselere götürülen hatta Allah’a, Gott ismiyle yakaran bir Ayşe. İlkokulda arkadaşları tarafından dışlanmış ve aptal olarak nitelendirilmiş. Daha sonra lise yıllarında başarılı bir öğrenci olmuş. Fakat eğitim hayatındaki ne başarısı ne başarısızlıkları ailesinin dikkatini bile çekmemiş. Kitabın devamında ailesiyle sürekli yaşadığı sıkıntılar, ailesine inat yaptığı evlilikler, Yeşilçam’da senarist olarak çalışması, Kemal Tahir’le dostluğu, Yeşilçam’daki arkadaş çevresi, dönemin sanat anlayışı, nihilizmden sosyalistliğe geçişi ve daha sonra uzun bir hastalık dönemi anlatılıyor. Doktorun, çocukluğunda çok yalnız bırakılmış, diye bahsettiği hastalıktan uzun bir tedavi neticesinde, eşi Bülent Oran’ın desteği ve İbnü’l Arabi’nin Fusûsü’l Hikemi’yle tanışması onu bu hastalıktan zaman içerisinde kurtarıyor. İslam’la ve İslami çevreyle tanışması Ayşe Şasa’yı yeniden hayata bağlıyor. İbret alınacak onlarca hadiseyi içerisinde barındıran bir kitap, bir yaşam… Rahmetle…
Bir Ruh Macerası
Bir Ruh MacerasıAyşe Şasa · Ketebe Yayınları · 20221,990 okunma
160 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 6 days
Othello, Shakespeare’den okuduğum ilk tiyatro eseriydi. Yazarın eseri şiirsel üslupla yazmış olması eseri daha zevkli hale getirmiş. Karakterlerin duyguları öyle güçlü yansıtılmış ki adeta sahnenin karşısında tiyatro izliyormuş hissine kapılıyorsunuz. Eserin konusu ise tek kelimeyle kıskançlık diye açıklanabilir. “Othello çıkardan paradan ne kadar az anlarsa, Iago da insancıl değerleri o kadar yok sayar.” Kıskançlık duygusu tarafından adeta ele geçirilmiş olan Iago’nun bu duygu sebebiyle baş karakter Othello’nun güvenini kazanıp hayatına, sevdiklerine dair içine sinsice şüphe tohumlarını ekmesini enfes bir şekilde ele almıştır. En ahlaklı, erdemli sözlerin en ahlaksızların dilinde olması bir ironi oluştururken okuru da ayrıca bir sinirlendirir. “Göründükleri gibi olmalıdır insanlar, Eğer değillerse göründükleri gibi, İnsan değil, şeytandırlar.” Gerçekkitapseverler grubuyla okuduğumuz bir kitaptı. Kesinlikle okunmasını tavsiye ederim.
Othello
OthelloWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202020.6k okunma
181 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
Tuna Tüner YouTube’da severek takip ettiğim, sözlerine güvendiğim bir psikolog. Videolarında sık sık bahsettiği aile diziminin ne olduğunu, nasıl yapıldığını, yöntemlerini ve ne işe yaradığını kitabın ilk yarısında oldukça anlaşılır bir şekilde anlatmıştır. Son yarısında ise danışanlarıyla yaptığı aile diziminden örnekler paylaşıp bizim
Köklerimiz Mirasımızdır
Köklerimiz MirasımızdırTuna Tüner · Destek Yayınları · 2022202 okunma
245 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Yaşam Dersleri kitabını bir süre önce tavsiye üzerine, ilerleyen zamanlarda alıp okurum diyerek telefonuma not almıştım. Son olaylardan sonra ülkece neden böyle ağır bir olayla imtihan olduğumuzu sorguladım. Her şeyin bu derece pamuk ipliğine bağlı olduğunu bizzat yaşamak, ölümün kıyısından dönmek ve eğer ölseydim kısa bir süre nefes alıp veren,
Yaşam Dersleri
Yaşam DersleriDavid Kessler · Profil Kitap Yayınları · 2021380 okunma
264 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Alman yazar Patrick Süskind ile tanışma kitabım oldu. Birçok kişinin elinde gördüğüm ve eskiden beri cinayet romanlarına ilgim olduğu için bir şans vermek istedim. İyi ki de vermişim. Fransız ihtilali zamanlarında geçen, kokuya karşı burnu oldukça hassas olan Grenouille’n hikayesi. Öyle bir hassasiyet ki yönünü bile kokularla bulan, bazı kokuları tarif etmeye kelimelerin yetmediği, tüm kokuları zihnine hapsedip o kokularla farklı kokular elde edebilecek bir hal. Yeni kokular elde etmek içinse her şeyi göze alabilen hatta acımasızca cinayet işleyen birisi. Tüm bu acımasızlığının ise bir amacı var. Bu süreç dönemin şartlarıyla oldukça güzel bir şekilde harmanlanıp bize sunulmuş. Grenouille farklı kokular elde ederken siz de yanıbaşında onu izliyormuşsunuz, sokaklarda onunla dolaşıyormuş gibi hissediyorsunuz. Kitap klasik cinayet romanlarından daha güzel, tavsiye ederim.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201922k okunma
Reklam
344 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 8 days
Son zamanlarda birçok kişinin tavsiyesi üzerine ve teselliye de ihtiyaç duyduğum şu zamanlarda alıp okuduğum ve pişman olmadığım eser. Yazar, teselliye ihtiyaç duyan bir dervişin Mevlana’dan İbn Sina’ya; Kierkegaard’dan Sokrates’e kadar Doğu’dan Batı’dan birçok İslam bilgini, yazar ve filozofun oluşturduğu halkadan edindiği 99 teselliyle bizlerle buluşturuyor. Musibet diye bildiğimiz olayların belki de nimet olabileceğini, aynı hadiseleri tekrar tekrar yaşıyor oluşumuzun sebeplerini, aslında olumsuz olarak gördüğümüz durumların bizi kâmil bir insana dönüştürmek için olduğunu yazarımız anlaşılır ve etkileyici bir dille anlatmış. Yazarın da dediği gibi bu eser zihinleri uyuşturmak için değil bilakis zihinleri uyandırmak için kaleme alınmıştır. Çok fazla altını çizdiğim ve farklı bir bakış açıları kazandığım kısımlar oldu. Tam bir başucu kitabı olmayı hak eden bir eser. Okuyun, okutturun.
Dervişin Teselli Koleksiyonu
Dervişin Teselli KoleksiyonuMecit Ömür Öztürk · Hayykitap · 20176.9k okunma
168 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 hours
Z raporu, Ali Lidar ile tanışma kitabım oldu. Yazar kendi hayatına iyisiyle kötüsüyle dokunanları bazen bir sayfada bazen beş sayfada anlatmış. Yer yer kısa öykülere de yer vermiş. Yazarla karşılıklı oturup sohbet ediyormuş gibi samimi bir his oluşuyor. Yazarın hatıralarından kendime dersler çıkarttım. Bu anlamda Öğretmenim, Babamın Tüfekleri, B ile Başlayan Filmler, Resimsiz Gözyaşları ve İç Döküntüleri en çok beğendiğim bölümlerdi. Kitapta rahatsız olduğum tek nokta çok fazla argo ve küfür kullanması oldu.
Z Raporu
Z RaporuAli Lidar · İthaki Yayınları · 20163,736 okunma
216 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 7 days
Ufka Yolculuk’un ortaokul düzeyindeki yarışma kitabıdır. Gerek yazılarıyla gerek resimleriyle ortaokul düzeyindeki öğrencilere uygun yazılmış bir kitap. Kitapta düşünceden, sağlıklı düşünmenin ne olduğudan, sağlıklı düşünmeyi engelleyen durumlardan, mantık hatalarından anlaşılır örnekler vererek bahsedilmiş. Yeni kavramlar çocukların anlayacağı düzeyde, günlük hayattan örnekler vererek açıklanmış. Kitaptaki aile ve komşuluk ilişkileri, insanlarla olan/olması gereken ilişkiler temel değerlerimize uygun olarak işlenmiş. Yer yer atasözlerimizden ve deyimlerimizden bahsedilmiş. Her bölümün sonundaki etkinliklerse çocukların okuduklarını pekiştirmesini sağlamış. Kitabı okurken çizgi film izliyor hissi yaşatıyor, çocukların da zevkle okuyabileceklerini düşünüyorum. Öğrencilerimle kritik etmek için okumaya başlamıştım. Kendi adıma da heybeme birkaç güzel bilgi, öneri aldım; teşekkür defteri tutmak gibi…
Eyvah! Ceviz Çatırdıyor
Eyvah! Ceviz ÇatırdıyorFatma Çağdaş Börekçi · Server Yayınları · 2022220 okunma
112 syf.
·
Not rated
·
Read in 21 days
  Öncelikle eserin ismiyle başlayalım:   İbn Atâullah el-İskenderî, Şâzelî tarikatının 3. Büyük şeyhi olarak kabul edilmiştir. Şâzelî tarikatının dervişlerine de 'Allah'ın Gelinleri'  lakabı verilmiştir. Eser de ismini buradan almaktadır.   Gelin Tâcı, nefsimizin bizi ne tür hilelerle Allah'tan nasıl uzaklaştırdığını, Allah'tan uzaklaşan nefisimizin nasıl dizginlenip Allah'a nasıl yaklaşmamız gerektiğini dikkat çekici misallerle anlatan çok güzel bir eserdir. Her bir cümlesini aklıma kazımak istediğim, hiç bitmese dediğim, ben de tokat etkisi yaratan bir kitap oldu.   ↘"(...)İbadet ve taat sana ağır geliyorsa ve sen onları yaparken gönlünde hiçbir haz ve zevk duymuyorsan, buna karşılık günah işlemek sana kolay geliyor ve o günah sana haz veriyorsa, bil ki senin tövben samimi değil! Çünkü kök sağlam olsaydı, dal da öyle olurdu." ↘"Allah seni varlıklardan uzaklaşmaya ittiğinde, bil ki, O sana dostluk kapısını açmak istiyordur." ↘"Kişiyi sapkınlık ve ahlaksızlıktan alıkoymayan namaz, Yüce Allah'ın namaz adını verdiği şey değildir." ↘"Nafile bir hac yapmak istesen, fakat sana 'Sen bu hac parasını sadaka olarak ver!' dense, bu sana ağır gelir. Çünkü hac herkesin gözü önünde gerçekleşir ve nefis bundan payını alır. Halbuki sadaka verilir verilmez unutulur gider."
Gelin Tacı
Gelin TacıAtaullah İskenderi · Sufi Kitap · 20193,010 okunma
342 syf.
·
Not rated
·
Read in 73 days
Bana sorulan sorular neticesinde okumaya başladığım bir kitap. Yazar, öncelikle Allah'ın varlığına dair delilleri anlatarak başlamış. Daha sonra sonra birçok gencin kafasını kurcalayan Hz. Adem'in yaratılışı, cennet, cehennemin sonsuz olması, cüz'i irade, imtihan ve kadın erkek eşitliği gibi onlarca soruya mantık, bilim, ayet ve hadis çerçevesinde doyurucu cevaplar vermiş. Günümüzde İslam dünyasında da sorun haline getirilen din ile bilimin çatıştığı iddiası aslında tahrif edilen Hristiyanlık dininden kaynaklandığını kaynak göstererek anlatmıştır. Kendi ögrencileriyle aralarında geçen diyaloglardan da bahseden yazar birçok konuda hem gençlerimizin hem de bizlerin olaylara farklı yönlerden bakmasını sağlamıştır. Ben kitabı beğendim. Her Müslüman ebeveynin ve Din Kültürü Öğretmenlerinin elinin altında bulunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Öğrencilerinize ve evlatlarınıza okuyun, okutun.
Bir Şüphen mi Var?
Bir Şüphen mi Var?Abdulhakim Ak  · Girdap Kitap Yayınları · 2020225 okunma
227 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 7 days
Bir gece, ansızın en son 25 yıl önce gördüğü babasını evinin kapısında bulan avukat Yusuf ve bir zamanların heybetli âşıkı Heves Ali'yi konu alan hüzünlü bir baba-oğul romanı. Babasının aniden çıkıp gelmesine anlam veremeyen ve neden geldiğini de bir türlü soramayan avukat Yusuf'un, bir yandan babasının geldiği gibi çekip gitmesini isterken diğer yandan babasını gitmek istediği yere kendisi götürmek ister. Diyarbakır'dan Kars'a uzanan yolda siz çetin hesaplaşmalara şahit olacağınızı zannederken derin kırgınlığın verdiği sessiz, bir o kadar merhametli bir yolculuğa şahit olursunuz. Kitabı okurken avukat Yusuf'tan daha öfkeliydim, baban şimdiye kadar neredeymiş sorsana deyip durdum. Her sayfada bu sorunun cevabını aradım. Kitabı öfkeyle kapatırım diye düşünürken iki damla gözyaşıyla kapattım. Dili oldukça sade ve anlaşılır olan roman sanki siz de o romanın içindeymişçesine bir köşeden olan biteni izliyormuşsunuz hissi veriyor. Yağız Gönüler tavsiyesiyle okuduğum bir kitaptı. Tavsiyelerinle yine şaşırtmadın Yağız abi.
Aşıklar Bayramı
Aşıklar BayramıKemal Varol · İletişim Yayınları · 20192,918 okunma
Reklam
304 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Eserde Nakşibendi Şeyhi Muhammed Sâdık Efendi'nin hayatı ve eserleri incelenmiştir. Muhammed Sâdık Efendi'nin tasavvufa yönelişi, bu uğurda şehir şehir dolaşıp başından geçen olaylar, nefis mertebelerini çıkması ve bu süreçte Hızır aleyhisselam ile olan diyalogları anlatılmıştır. Muhammed Sâdık Efendi'ye ait olan şiirler ve 4 eserden kısaca bahsedilerek asıl eseri olan Marifetü'n Nefs Risalesi hem Osmanlı Türkçesiyle hem de günümüz Türkçesiyle okurlara sunulmuştur. Muhammed Sâdık Efendi, Marifetü'n Nefs eserinde yedi nefis mertebesini kısaca anlatarak dünya ehlinin, ahiret ehlinin ve tarikat ehli olarak belirttiği üç sınıfın nefsi emmare, nefsi levvame ve nefsi mülhimedeki durum ve özelliklerini, her nefis basamağında karşılaşılabilecek tuzakları ayrıntılı bir şekilde anlatmıştır. Tasavvufa ilgisi olanlar için güzel bir eser.
Nefs Bilgisi
Nefs BilgisiMuhammed Sadık · Büyüyenay Yayınları · 201411 okunma
232 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Yakup Kadri'nin yazdığı ilk roman, benim de Yakup Kadri'ye ait okuduğum ilk roman. Roman, 20. yüzyılın başlarında bir yandan ülke dışarıdan düşmanlarca fiilen işgal edilirken bir yandan da Türk halkının içeriden işgalini bir kiralık konak üzerinden anlatmıştır. Dede-torun arasındaki fikri çatışmaları, batılılaşma uğruna nasıl bir yozlaşmaya gidildiğini oldukça güzel anlatan bir romandır. Bir yanda I. Dünya Savaşı yaşanırken bir yanda yoksulluk, savaş yokmuşçasına birtakım kimselerin eğlenceler düzenlediğini, süsün ve güzelliğin şehit haberlerinden daha dikkat çekilip önem verildiği zamanları anlatmıştır.
Kiralık Konak
Kiralık KonakYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202317.9k okunma
159 syf.
·
Not rated
·
Read in 9 hours
Reşat Nuri Güntekin'in okuduğum ilk romanıydı. Kitabı okumaya başlarken karakterler hakkında düşündüğünüz her şeyin kitabın sonunda tam tersi olduğunu fark edeceksiniz. Önyargının bir evladın hayatını nasıl etkilediğini, açgözlü kadınların; idealist, vicdanlı bir adamı nasıl dibe çekebildiğini sürükleyici bir şekilde anlatmış Reşat Nuri. Kitabın başında Mürşit efendi hakkında düşündüğüm şeylerden dolayı kitabın sonunda çok utandım. Sanki karşımda Mürşit efendi varmışçasına bir mahcubiyet kapladı içimi. Kitap fazlaca yabancı kelime var ancak bu kitabı okumamı zorlaştırmadı. Ben yeni kelimeler öğrenmekten zevk aldım. Bence Acımak'ı okumadıysanız bir an önce okuyun. Pişman olmazsınız.
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139.6k okunma