Hayat, büyük bir inatla ve inanılmaz bir kabalıkla ruhumun en güzel harflerini silip onların yerine alay eder gibi son derece saçma, gereksiz, bayağı birtakım şeyler yerlestiriyordu. Onun bu baskısına inatla, öfkeyle karşı duruyordum. Ben de herkesle aynı ırmakta yüzüyordum. Ama hem ırmağın suyu bana daha soğuk geliyordu, hem de ben herkes kadar kolay duramıyordum suyun üstünde. Zaman zaman, hatta, suyun derinlerine gömülüyormuşum gibi geliyordu.