Toplumsal mesajların çokca olduğu bi kitapta, yazarimiz Duygu' ya bazen cevap verdim, bazen hüzünlendim ve bazen de gülümsedim. Ama kapanmis olan hayat bakışımı; bakış acımı tekrar uyandırmayı, açmayı başardı. Hayatın herşeye rağmen, çok güzel olduğunu hatırlattı.
Yazarımız çok farklı konulara değinmiş. Beni etkileyen bölümleri, sayfa numarası ile alıntı ve/veya yorumum ile yazmaya çalışacağım. Ama en önemlisi gecirmis oldugu Avni (Kan..er) hastalığı hakkında o kadar güzel olumlamalar yapmış ki, ben neden ölümü seçeyim ki dedirtti bana. Hee şükür sağlıklıyım ben ama her insan bir özürlü yada hasta adayı olduğunu da unutmaması gerekir. Insan negativ veya positif olan herşeyi kendi kendine ceker. Aslinda yazarımızın da dediği gibi, anı yaşayıp, geçmişi affedip, özgür bırakmalı. Hayat üzülmeye değermi ki?
Kitabın "Son Söz" ünde yine Duygu yanımdaymış gibi hissedip, ki; okurken bunu çok defa hisettim ve ona sevgi ile sarılmak istedim.