“En önemlisi aklını korumasıydı, bu keşmekeşte akıntıya kapılıp gitmemesi. Ruhunun bu umutsuz mücadeleden pes edeceği, çevresini sarmış bu kaosa kapılıp gideceği ya da kara bir melankoliye saplanacağı korkusu dur durak bilmeksizin kaplıyordu içini. Oysa berrak bir zihin tek silahıydı.”