Bir mahluk,gönlüyle yapayalnız kalınca nasıl değişir!Kimse bu değişmiş insanı tanıyamaz,kimse onun yalnızlığına giremez,kimse kimseyi tekmil yüzleriyle,bütün insanlığıyla bilemez!
İnsan çocuğunda kendinden bir şeyler bulmak istemesi,normal bir beklenti mi?En azından benden de bir şeyler olsun istemek ,kendine yakıştırdığın veya taşımaktan mutluluk duyduğun bazı alışkanlıkları ona geçirmeye çalışmak doğal değil mi?
Günlükler yazarları tarafından yakılmalı.Yazar ölmeden önce bu iyiliği yapmalı geride kalanlara.Yaşarken saygının,korkunun,başka değerlerin kilidiyle korunan satırlar,ölümle birlikte ortalığa saçılmamalı.
Bu Müzeyyen’de benim diyen adamı parmağında fır fır çevirecek zehirli bir akıl vardır.Tuhaf olan istese bu nadir zekayla pekala atomu parçalayabilecekken,ömrünü kocasını minik parçalara ayırmaya vakfetmiş olmasıdır.Manyak kadın yıllar boyu tekmil kabiliyetini cümle maharetini,bütün marifetini,ben fakiri takibe,kabahatlerimi tespite,günahlarımı etüte adamıştır.Her an açığımı aramış,yanlışımı kollamış,münakaşa repertuarına kazançlı çıkacak mevzu depolamıştır
Bundan sonra Ortadoğu kapitalizmi nedir diye merak edersiniz cevabı aklınızda bulunsun:Üreme araçlarının kar amacıyla işletilmesine dayanan ekonomik bir sistem.
Eğer yalnız yaşamak ve yalnız ölmek arasında bir seçim yapmaya zorlansaydım,
Seçim yapana kadar yalnız yaşar
Ve seçim yapamadığım için yalnız ölürdüm.
Muhsin