80 darbesinden sonra anarşiyi durdurmak niyetiyle “Sağ sol fark etmez, önümüze kimin idam dosyası geldiyse hepsini onayladık”, diyerek değersizleştirilen insan hayatlarının aslında o kadar da önemsiz olmadığını derinden anlamamı sağlayan kitap. Ki Deniz Gezmiş ve arkadaşları anarşinin önüne geçmek amacıyla bile değil, sola duyulan yoğun kin ve nefret yüzünden idam edildi. Devleti korumayı amaçladıklarını söyleyen insanların, devleti korumak için hayatını adamış insanları idam etmeleri de ironik. Söyleyecek başka söz bulamıyorum, klasik hükümet anlayışı demekten başka.
“Ondan sağ olarak aldıklarını, ona cansız olarak vereceklerdi... O ana kadar onun saymadıkları şey, artık onundu.”
-Deniz Gezmiş’in babasına, Deniz hakkında
Böylesine bir terbiyeyle, disiplinle ve sevgiyle yetişmiş bir insanın içinden bile acımasızlık ve ‘eğlence düşkünlüğü’ çıkabildiyse geri kalanımızın halini düşünemiyorum. Ali Bey, yetiştirilme tarzının tam tersi bir hayata mahkum oldu ve bunun tek suçlusu, annesi tarafından, Mahpeyker ilan edildi. Bana göre Mahpeyker sadece Ali’nin zaten