Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

elgun mammadov

Ne yapalım, yaşamak zorundayız! (Sessizlik olur.) Vanya dayı, biz yaşayacağız. Uzun uzun günler ve geceler boyunca yaşayacağız. Bu imtihan dünyasında sabredeceğiz, dayanacağız. Hem şimdi hem de yaşlılıkta başkaları için çalışacağız ve saatimiz geldiğinde, huzur içinde öleceğiz.
Reklam
Dünyada yapacak bir şeyiniz yok, hayata dair bir amacınız yok,ilginizi çekecek bir şey yok.
Hayatım kendi kendine sonlanıncaya kadar dayanıyorum,dayanacağım da...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bana bir şey ver! Aman Tanrım! Kırk yedi yaşındayım. Diyelim ki altmış yaşına kadar ya- şayacağım, o zaman on üç yılım daha var. Uzun! Bu on üç yılı nasıl geçireceğim ben? Ne yapacağım, onları nasıl dolduracağım? Ah, görüyorsun... (Çıldırmış gibi Astrov'un elini sıkar.) Görüyorsun, keşke hayatımın geri kalanını farklı bir şekilde yaşayabilsem keşke. Temiz ve sessiz bir güne uyansam, tekrar yaşamaya başladığımı, geçmişi unuttuğumu, duman gibi dağılıp gittiğini his- setsem. (Ağlar.) Yeni bir hayata başlasam... Bana nasıl başlayacağımı söyle! Nereden başlayacağım?
İvan Petroviç eğitimli ve akıllısınız ve öyle görünüyor ki, dünyanın soygunculardan ya da yangınlardan değil de nefretten, düşmanlıktan, bütün bu küçük kavgalardan yok olmakta olduğunu anlamalısınız.Yapmanız gereken; herkesle ve her şeyle barışık olmak, onlara hırlamak değil.
Reklam
Derin düşünceler ayrıca daha da bunaltıcı koşullar yaratarak depresyonu kuvvetlendirebilir. Nolen Hoeksma'nın verdiği örnekte, depresyonda olan bir bayan satış elemanı zamanını bu durumuna endişelenmekle geçirdiğinden, önemli müşterilere ayıracak vakti kalmaz. Satışlar düşünce de, kadın kendini başarısız hisseder ve bu da depresyonu besler. Ama depresyona ilgi odağını değiştirmeye çalışarak tepki verseydi, kendini müşteri ziyaretine vererek kafasından üzüntüyü uzaklaştırabilirdi. Satışların düşmesi ihtimali azalır ve sırf satış yapması bile kendine güvenini artırarak depresyonunu bir miktar azaltabilirdi.
Roman okumaktan TV seyretmeye kadar, seçtiğimiz tüm faaliyetlerimizi ve arkadaşlarımızı kendimizi iyi hissetmek amacıyla seçiyor olabiliriz.Kendini yatıştırma sanatı, temel bir hayat becerisidir.John Bowlby ve D.W. Winnicott gibi bazı psikanalitik düşünürler bunu en en önemli psişik araçlardan biri olarak görürler.
Düşüşler en az çıkışlar kadar hayata bir tat katar, ancak bunların dengede olması gerekir.Kalbin matematiğinde kişinin kendini iyi hissetmesi olumlu ve olumsuz duyguların oranına bağlıdır –en azından ruh hali konusunda yüzlerce kadın ve erkek üzerinde yapılan araştırmalarda, deneklerden rasgele anlarda yanlarında taşıdıkları çağrı cihazlarının hatırlatmasıyla o anki ruh hallerini kaydetmeleri istendiğinde çıkan sonuç budur.İnsanın kendini iyi hissetmesi için tatsız duygulardan kaçınması gerekmez; ancak fırtınalı duyguların tüm olumlu ruh hallerinin yerini alacak kadar kontrolden çıkmaması gerekir.
Aslında, bize sıkıntı veren duygulara hâkim olabilme, duygusal sağlığımızın anahtarıdır; aşırılık –fazla yoğun ya da uzun süreli duygular– dengemizi bozar.
Reklam
Aslında, bize sıkıntı veren duygulara hâkim olabilme, duygusal sağlığımızın anahtarıdır; aşırılık –fazla yoğun ya da uzun süreli duygular– dengemizi bozar.
Amaç,duyguları bastırmak değil, dengedir:Her duygunun kendine özgü bir değeri ve önemi vardır.Tutkusuz bir hayat,yaşamın kendi zenginliklerinden kopuk ve yalıtılmış,donuk,çorak bir kayıtsızlık alemine dönüşebilir.Ancak Aristo’nun tespit ettiği gibi,makbul olan uygun duygudur,yani koşullarla orantılı biçimde hissedebilmektir.Duygular fazlasıyla bastırıldığında donukluk ve uzaklık yaratır;kontrolden çıktığında,aşırı ve ısrarlı,patolojik bir hale gelir.Kişiyi felç eden baskın kaygılanmada,öfkeye dönüşen kızgınlıkta ve manik ajitasyonda olan da budur.
insanı insan yapan niteliklerin çoğu, duygusal zekâdan gelmektedir.
Artık çocukları notlarına göre sıralamaya daha az; onların kendilerine özgü yetenek ve özelliklerini keşfetmelerine yardımcı olmaya ve bunları geliştirmeye ise daha çok zaman ayırmalıyız.
591 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.