İlk bakışta gördüğüm her şey - yaşlılıktan titreyen çenesiyle yetmiş yaşındaki
buruşuk yüzü; seyrelmiş, rengi atmış, bakımsız sarı saçları;bir deri bir kemik kalmış mavi damarlı elleri - bana onun yanılıyor
olması gerektiğini, aşık olamayacağını söylüyordu. Nasıl olurdu da aşk bu sarsak, çelimsiz, kocamış bedeni harap etmeyi ya
da o şekilsiz polyester eşofmanın içinde barınmayı seçebilirdi?