1953 yılında Kastamonu’da doğdu. Abdurrahmanpaşa Lisesi’ni birincilikle bitirdi. Dil, iletişim ve insan merkezli öğretilere duyduğu derin ilgi nedeniyle almakta olduğu tıp eğitiminden vazgeçerek, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi’nde filoloji eğitimine yöneldi. Silahlı Kuvvetler adına açılan sınavı birincilikle kazanarak, üniversite eğitimini askerî öğrenci olarak sürdürdü. Müzik ve Güzel Sanatlar Fakültesi’nde tiyatro, imaj, diksiyon ve beden dili dersleri aldı. 1978 yılında filolog unvanı ve teğmen rütbesi ile mezun oldu. Silahlı Kuvvetler’in çeşitli öğretim kurumlarında görev aldı. 1981’de İstanbul Üniversitesi, Yeni Türk Edebiyatı Kürsüsü’nde doktora çalışmalarına başladı. Full Bright kursu ve yurt dışı eğitimi nedeniyle çalışmalarını tamamlayamadı. ABD’de dil öğretim yöntemleri ile ilgili değişik eğitim programlarına katıldı.
Yazar; Doğu ve Batı kültürleri, bireysel, yönetsel ve küresel iletişim, hipnotik sözlerle etkileme ve ikna sanatı, uluslararası iş kültürü, iş hayatında etik değerler ve davranışlar, kriz ve kaos yönetimi ve siyasal iletişim konularında çok sayıda radyo ve televizyon programına katılmış, çeşitli üniversite ve kurumlarda konferanslar vermiş, dergi ve gazetelerde 50’den fazla makale yayınlatmıştır.
Halen İstanbul Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde “Business English” dersleri koordinatörlüğü görevini yürütmektedir. Ayrıca, Üsküdar Kişisel Gelişim Akademisi Kurumsal Bölüm Başkanı olarak da görev yapmaktadır. İngilizce ve Arapça bilen Çobanoğlu evli ve iki çocuk babasıdır.
Yaygın mobbing davranışları şunlardır:
• Yapılan işler sürekli eleştirilir.
• Kişi umursanmaz ve sanki yokmuş gibi davranılır.
• Dini ve siyasi görüşleriyle alay edilir.
• Hakkında asılsız söylentiler çıkarılır.
• Hareketleri taklit edilmek suretiyle gülünç duruma düşürülür.
• Cinsel imalarda ya da sözlü cinsel tacizde bulunulur.
• Verilen işler geri alınır. Kişinin kendine güveni sarsılır.
• Kişinin itibarını ve kariyerini zedelemek için yeteneği dışında işler verilir.
• Psikolojik ve fiziksel olarak ağır işlerde görevlendirilir.
Son yıllarda, özellikle gelişmiş ülkelerde çok yaygınlaşan bir çatışma ve ruhsal taciz türü ortaya çıkmıştır. Bir çeşit psikolojik terör olarak adlandırabileceğimiz bu yeni ve yıpratıcı çatışma şekline “mobbing” diyoruz.
Bilindiği gibi gülmek kalp damar sistemini genişleterek, organlara giden kan ve oksijen akımını hızlandırır. Gülme insanın ruh sağlığına ve kendini iyi hissetmesine katkıda bulunur.
Goleman özgüven, kararlılık ve empati gibi yeterliklerin “EQ” adını verdiği duygusal zekânın bileşkeleri olduğunu ve bunların yaşamdaki başarıyı IQ’dan (zekâ kat sayısı) daha çok belirlediğini savunmaktadır.
Güzel bir araştırma eseri. Yazar, ülkemizde daha yeni yeni tartışılmaya başlanan mobbing kavramı ile ilgili olarak bize pek çok bilgi veriyor. Psikolojik taciz olarak Türkçeleştirilen bu kavramın, insanın üzerinde psikolojik etkileri, iş hayatına ve verime olan etkileri, kişinin sağlığına olan etkileri, toplum ilişkilerine olan etkileri gibi konularda kimi zaman yaşanmış hikayeler de anlatarak detaylı bilgiler veriyor. Aynı zamanda gizli taciz denen stalking kavramını da açıklıyor. Kitapta pek çok istatistiki bilgi ve bölüm sonlarında çeşitli anketler yer alıyor. Oldukça bilgilendirici bir eser. Mutlaka okunması gerekenlerden.