İyi şehir; iyi bir kütüphanede çalıştıktan sonra, iyi bir salonda, iyi bir tiyatro salonu seyredebildiğin ve temsilin ardından güzel bir kafeye gidip sohbet edebildiğin şehirdir.
Bizde kimse yerinden kıpırdamaz. Halbuki değişmeyi, değiştirmeyi bileceksin. Konforundan vazgeçmeyi göze alacaksın. Kendi dünyanı yerinden kendin oynatacaksın. Bir insanın bittiği an, miskinliğe esir olduğu andır.
Adeta "Rumeli İnadı" diyebileceğimiz bu vazgeçmez irade, bize bir düşünce biçimini işaret ediyor. Çok açık ki Atatürk "olmalı" dediği an "olabilir" seçeneği ortadan kalkıyordu. Gerçekleştirmek istediği ne ise onu olduruyordu.