Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nuri

Nuri
@Feza28
Haydi, ne duruyorsunuz! Gülün, sevinin, hayat kadar tatlı şey var mı? “Özgür mü diyorsun kendine? Sana hükmeden düşünceni duymak isterim, bir boyunduruktan kaçıp kurtulduğunu değil!” Nietzsche.
Reklam
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ben acılar denizinde boğulmuşum, İşitmem vapur düdüklerini, martı çığlıklarını, Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni, Duyarım yosunların benim için ağladıklarını.
Sabahattin Ali
“Bugünkü itibarlı kişiler gibi kese doldurmadık, makam peşinde koşmadık. Iç ve dış bankalara para yatırmak,han,apartman sahibi olmak, sağdan soldan vurmak ve milleti kasıp kavurmak emellerine kapılmadık. Bütün kavgamızda, kendimiz için bir şey istemedik. Yalnız ve yalnız, bu yurdun bütün yükünü omuzlarında taşıyan milyonlarca insanın derdine derman olacak yolları araştırmak istedik. Ne af edilmez suçmuş meğer! Neredeyse, yoldan geçerken mide uşakları arkamızdan bağıracaklar ‘Görüyor musunuz şu haini! İlle de namuslu kalmak istiyor ve ahengimizi bozuyor..” Çalmadan, çırpmadan, bize ekmeğimizi verenleri aç, bizi giydirenleri donsuz bırakmadan yaşamak istemek bu kadar güç, bu kadar mihnetli, hatta bu kadar tehlikeli mi olmalı idi?”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayat paylaşınca yaşanabilir
Bir gün sormuşlar ermişlerden birine: "Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?" Bakın göstereyim demiş, ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar. "Ermiş bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir de şart koymuş. Peki demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan. Bunun üzerine şimdi demiş ermiş, sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe. Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyurun" deyince, her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içirirmiş. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan işte demiş ermiş, 'kim ki gerçek sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse,o aç kalacaktır. ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz ve şunu da unutmayın, gerçek pazarında alan değil, veren kazançtadır daima.
Kalem sevdalısı olanlara duyurulur. penfest.com.tr
Reklam
ünlü şair bahattin karakoç hayatını kaybetti. google.com.tr/amp/s/m.sabah.c...
Yanlış anlaşılma
düşündüğünüz, söylemek istediğiniz, söylediğinizi sandığınız, söylediğiniz, karşınızdakinin duymak istediği, duyduğu, anlamak istediği, anladığını sandığı ve anladığı arasında farklar olabilir. dolayısıyla insanların birbirini yanlış anlamasi için en az 9 ihtimal vardır. -sylviane herpin-
Sensiz olmadı -Cemal Safi Kaybolan neşemi şarkıda, sazda, Bulmayı denedim, sensiz olmadı. Felekten bir gece çalıp biraz da, Gülmeyi denedim, sensiz olmadı... Hasreti herkesten çok tanıyorum, Bu zehrin üstüne yok sanıyorum, Islak gözlerimden utanıyorum, Silmeyi denedim, sensiz olmadı... Doğmanı bekledim battığın yerden, Dönmeyi bilmedin gittiğin yerden, Beni sarhoş diye sattığın yerden, Gelmeyi denedim, sensiz olmadı... Evlenmiş dediler, çıldıracaktım, Resim, mektup, şiir, ne varsa yaktım. İlmeği kaç defa boynuma taktım! Ölmeyi denedim, sensiz olmadı...
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ben alışılmış şeyleri sevmem, bilirsin Yaşamaksa dilediğim gibi yaşamalıyım Sevmekse gönlümce sevmeliyim Kendi ellerimle yazmalıyım alın yazımı Ölmekse istediğim anda ölmeliyim ve yaşıyorsam Her şey bambaşka olmalı seninle Alışılmış şeylerden öte Yalanlardan, düzenlerden uzak Yeter, yeter artık Dönmesin o eski plak Her şey gölümüzce
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var Ataol Behramoğlu
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne Denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa Yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır Kopmaz kökler salmaktır oraya Kucakladın mı sımsıkı
Reklam
Başka biri olacaksın
başka biri olacaksın istemesen de tenine başka bir ten dokunduğunda gövden buluştuğunda başka bir gövdeyle başka bir nefesle karıştğında nefesin başka biri olacaksın istemesen de gece uykunda ya da gün ortasında irkileceksin apansız bir duyguyla bir uçurum kıyısında sendelemiş gibi başka biri olacaksın istemesen de bakışlarımın izini taşıyan giysilerin tüketecek ömürlerini birer birer değişecek yeri bir dolabın, pencerede bir çiçeğin başka biri olacaksın istemesen de dudaklarında benden sonraki bir çizgi tanımadığım bir ton gülüşünde ve artık beni unutmaya başlayan gözlerin sonra, sonra başka birisin... Ataol Behramoğlu
İnsan yalnızca acıyla büyür. Tolstoy
Bazı insan ruhlarının denize kıyısı var sahiden. Onlarla konuşunca sanki bacakları denize nazır uzatıp huzur buluyorsun. Cemal Süreya
UZUN BİR ÖYKÜ Hiç kimsenin kafesine Koyamayacağı bir kuş.. Kaçmasını öylesine Uçmasını böylesıne Unutmuş.Bir insan sesine Gelip konmuş.
Eylül ayı öykü etkinliği
İlkokul yıllarında herkesin güzel anıları olmuştur. Kiminin az kiminin çok. Benim de hiç unutamadığım bir anım var. Güzel bir anıydı benim için. Yedinci sınıftayken ailem beni köy okuluna yazdırmıştı. O sene fındık toplamak için köye gittiğimizde bu seneyi burada okuyacağımı tahmin edemezdim. Annem gitmekte çok diretti istanbula. Fakat babam
174 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.