Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Furkan ERHAN

Atatürk sevgisiyle, Atatürkçü olmayı birbirinden ayırmalı. Atatürk sevgisi sıcak bir duygu halinde kalabilir. Atatürkçü olmak ise bir duygu değil sadece, bir eylemdir. Atatürkçü olmak, onun sözlerini yenilemek, resimlerini duvarlara asmak, anıtlarında çelenklerle gözyaşları dökmek, onun anılarıyla ah çekmek değildir. Atatürkçü olmak, onun yöntemini eyleme geçirmektir.
Sayfa 192 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Yüzyıllardır zayıflamakta olan kent, Türk yönetimi altında eski ihtişamını ve yüceliğini yeniden kazandı (Feroz Ahmad günümüz İstanbul'u için ne düşünüyordur acaba? :).
Sayfa 33 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Mustafa Kemal Türk bağımsızlığının, Türk olma övüncünün olağanüstü bir temsilcisiydi (Robert Mantran tarafından, Cilt II içerisinde).
Sayfa 137 - Folkart GalleryKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Türkiye'de ilerici demek, Atatürkçü demektir.
Sayfa 117 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Bir hükümetin yasallığı iktidara geliş biçiminde değil, onun anayasaya, basın, ordu ve üniversite gibi kurumlara olan saygısında yatıyordu.
Sayfa 154 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Devlet ve din toplumdaki iki büyük güçtür. Bu nedenle birbirini kullanmalarının önüne geçilmesi daha uygun düşer (Bernard Lewis, 2.ciltte).
Sayfa 53 - Folkart Gallery YayınlarıKitabı okudu
Atatürk'ün tarihsel yaşamı boyunca azımsanamayacak sayıda ihtimalleri düşündüğü ve bunları hayata geçirmeye çalıştığı, kaynaklara yansıdığı kadarıyla söylenebilir.
Sayfa 37 - Kopernik KitapKitabı okudu
Bütün bu müspet taraflar yanında, hatunların devlet işlerinde rol oynamalarına karşı çıkması gibi, Türk devlet geleneklerine aykırı düşen fikirleri de vardır (Nizâmü'l-mülk kastedilmektedir. İşin içine soyca İranlı birisi girince düşünceler nasıl da değişmiş. Oysa Türkler, kendisinden yüzyıllar öncesinde bile kadınların ne "ne yapması gerektiğine" ne de "ne yapmaması gerektiğine" karışıyordu). (Sayfa sayısı XXII)
Sayfa 22 - Türk Tarih KurumuKitabı okudu
Namuslu insanlar için politika, kamu kaynaklarının, toplumun farklı kesimleri arasında nasıl farklı paylaştırılacağının ve kamu gücünün hangi kesimlerin yanında, hangi kesimlerin karşısında ne ölçüde kullanılacağının saydam bir biçimde belirlendiği süreçtir (Sayfa sayısı xxv).
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası KültürKitabı okudu
Osmanlı İmparatorluğu'nu meydana getirip sürdürmek Türklerin büyük başarısıydı.
Sayfa 128 - TimaşKitabı okudu
Reklam
1919'da başlamak üzere on yıldan daha kısa bir zamanda Türk halkı, Batı halklarının yüzyılda başaramayacağı bir dizi temel reformu gerçekleştirdi. Kadınların özgürlüğü ile Latin alfabesinin kabulü en çarpıcı değişikliklerden ikisiydi.
Sayfa 42 - TimaşKitabı okudu
İstanbul'un tarihini, doğasını, eserlerini, hayvanlarını koruyamıyoruz. Neden? Bir topluma korumacılık düşüncesi müzelerinde verilir (İstanbul'da gezilecek müzeler elbette var; ancak bu biraz da kültürden kaynaklanıyor olabilir. Nitekim izmaritini, içtiği su şişesini, yediği çikolatanın ambalajını yere atan toplumlar, tepeden inme bile olsa bir şekilde eğitilmelidir ve hatta daha doğrusu yontulmalıdır).
Sayfa 143 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
İstanbul'u merak etmediğin zaman İstanbul'a layık olman zorlaşır.
Sayfa 64 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Duygusal Atatürkçülük; bayramlarda ah Ata'm, vah Ata'm diye gözyaşı akıtmak ve Anıtkabir'e gitmek ve onun ötesinde hiçbir şey yapmamaktır (İşte tam da bu sebeple biz ne Atatürk'ü anlıyoruz ne de O'nu anlatabiliyoruz. Yazık ki bugün Atatürk ve Atatürkçülük, iki ucu birbirinin aynısı oldukça dar fikirler arasına sıkışmıştır. Elbet bir gün, bir siyasi irade yüce Türk Devleti'nin tüm kanal ve kurumlarını Atatürkçü bir çizgiye sokacaktır. Peki biz neden bu siyasi iradenin parçaları olmaya çalışarak, vatandaşlık görevimizi yerine getirmiyoruz? Bildiğimiz kadarıyla o iradenin "biz" olması için hiçbir kısıt bulunmuyor).
Sayfa 213 - İyi KitapKitabı okudu
Bu devleti ayakta tutan şey Atatürkçülük fikridir.
Sayfa 171 - İyi KitapKitabı okudu
"Ne mutlu Türk'üm diyene!" sözünü gerçek anlamda sahiplenmek önemlidir.
Sayfa 104 - İyi KitapKitabı okudu
Reklam
Biz gerçekten insanlara olması gerektiği gibi Atatürk'ü anlatamıyoruz.
Sayfa 77 - İyi KitapKitabı okudu
Gidelim Afet, bir orman kenarına gidelim. Evet, evet hemen çekip gidelim ormanlara. Hele ben bir iyi olayım da… Ankara’ya gidelim, ne olacaksam orada olayım!… (Elbet anlayacağız seni bir gün, ve o gün vicdanımızda yaşatmaya başlayacağız seni…)
Sayfa 382 - Hürriyet YayınlarıKitabı okudu
Efendiler! Milli hakimiyet öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir. Taç ve tahtlar yanar, mahvolur.
Sayfa 150 - Hürriyet YayınlarıKitabı okudu
Türk ulusçuluğunun temellerini atan Diyarbakırlı Ziya Gökalp mi ırkçılık yapacaktır, yoksa Makedonya’dan gelen sarı saçlı, mavi gözlü Mustafa Kemal mi?
Sayfa 23 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
Kul hakkı yiyenlerin namazı bile kılınmaz diyor emekli müftü! Bu kadar fakir insanın cebinden bu kadar çok zengin insan çıkıyor. Nasıl oluyor da Atatürk dinsiz, bunlar Müslüman oluyor?!
Sayfa 23 - İyi KitapKitabı okudu
“İnsanın anayurdu çocukluğudur.”
Sayfa 139 - Pozitif YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ne kadar büyük olursa olsun bir adam, bir millete müsâvî kuvvette olamaz (Driault’un Atatürk’ten bihaber olmadığını muhtemelen hepimiz biliyoruz).
Sayfa 348 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Atatürk’ün ulusal politikada kesin ve son hedefi, <<Türkiye’nin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşması>>dır.
Sayfa 119 - Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı YayınlarıKitabı okudu
Muhtesibliğe çok defa bir Türk emiri getirilirdi. Çünkü Türkler doğrulukları ile tanınmışlardı (md: Muhtesib).
Sayfa 200 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
“Adaletten daha önemli ne olabilir?”
Sayfa 84 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu