Hatalarınıza gülün ama ders de çıkartın, sorunlarınız hakkında espriler yapın ama onlar sayesinde güçlenin, engeller karşısında gülümseyin ama onları aşın.
Bir alışkanlığı farkındalık dışında kaldığı sürece iyileştirmeyi bekleyemezsiniz. Psikolog Carl Jung'un dediği gibi: siz bilinçsiz olanı bilinçli hale getirene kadar, o sizin hayatınızı yönlendirmeye devam eder ve siz buna kader dersiniz.
Sigara içme isteği duymazsınız, sağladığı rahatlama hissine istek duyarsınız. Sizi dişlerinizi fırçalamak değil, temiz bir asisi motive eder. Televizyonu açmak değil, eğlenmek istersiniz. Her istek ishal halinizi değiştirme arzusuyla bağlantılıdır.
Sanki bu hal bir hastalık, bir düzensizlik değil, benim doğal halimdi; sonunda buna karşı koyma isteğim bile kalmamıştı. Bu halin benim için doğal olduğunu neredeyse inanacaktım.
Hiçbir şey işe yaramıyormuş gibi göründüğünde, gidip önündeki kayayı parçalamaya çalışan bir taş kırma makinesine bakarım. Belki de bir çatlak bile oluşmadan yüz kez darbe indirmek zorundadır. Ancak yüz birinci darbede taş ortadan ikiye ayrılır ve ben bunu başarının son darbe değil , öncesinde inen darbelerin hepsinde olduğunu bilirim.
Zaman, başarı ve başarısızlık arasındaki boşluğu büyütür. Zamanı neyle beslerseniz zaman onu katlar. İyi alışkanlıklar zamanı müttefikinize dönüştürür. Kötü alışkanlıklar ise düşmana.