“Panteistler dünyada bir tek kişinin, Tanrının bulunduğunu, Tanrının da biz dahil olmak üzere dünyanın bütün canlılarını düşlediğini düşünürdü. Bu felsefede biz Tanrının düşleriyiz ve bunun farkında değiliz.”
“Gürültü ve karanlık. Ne başı var ne sonu. Yüreğim, okyanusun ortasında çaresiz kalmış bir sandal gibi. Dünyaya gelmeseydim, ne önemi olurdu bunun evren için? Dünyadan göçüşümün de önemi olamayacağı açık.”
“Kafamda yeni kurallar oluşmak üzere. Varolan kuralların geçersizliği öylesine bir kesinlikle kanıtlandı ki... İnançla kuşku, sevgiyle tiksinti, yaşamla ölüm arasında gülümseyerek yürüyorum. İçimdeki iyimserliği yitirmemek için çaba harcıyorum. Damarlarımı, yaşam denen gövdeye bağlamaya çalışıyorum, ruhumu doğayla bütünleştirmek çabasındayım. Ne ki bütün çabalarımın boşa gideceği korkusu var içimde.”
Büyük gizemci Angelus Silesius bu inancı dile getirir.
‘’Bilirim, bir an olsun yaşayamaz Tanrı bensiz,
Sona erer ermez benim yaşamım, onunki de olmaz olur.”
“Çünkü doğada her şeyde, nedenin sözünün bile edilemeyeceği, hiçbir açıklamanın olanaklı olmadığı, aranacak gizli bir nedenin bulunmadığı bir şeyler vardır. Bu, onun etkinliğinin, yani varlığının, oluşunun özgün yapısıdır.”
“Mekanik, fizik, kimya bize yasalar, kurallar öğretir. İçine işlenmezlik, yerçekimi, katılık, akışkanlık, bağlanma, esneme, ısı, ışık, çekim, manyetizm, elektiriklilik, daha nicesi bu yasalara göre işler.”
Siz ilksiniz. Şimdiye kadar, söylediğim her şeyi harfiyen uygulayan ahmaklar vardır. Bir ninja aldatmacanın arkasındakini görebilmelidir. Ninja dünyasında, talimat ve kurallara uymayanlar pislik olarak görülürler. Fakat arkadaşlarına değer vermeyenler daha da pisliklerdir.
Değişik görüngülerde özdeş olanı tanımak, benzer görüngülerde farklı olanı saptamak, Platon'un sık sık dikkat çektiği gibi felsefenin bir olmazsa olmazıdır.