Kurban oyunu aile içinde sınırsız kişiyle ve kombinasyonla oynanabilir. Oyunun temel kuralı oyuna katılan herkesin kendini bir şekilde kurban rolüyle özdeşleştirmesidir. Kurban çocuğun en sevdiği cümle "kimse beni sevmiyor" dur. Kurtarıcının ilgisini çekme teşebbüsüdür bu cümle. Kurtarıcı "yazık çocuğuma" der, çocuk da kendine acıyarak dolaşır. Biri ona ben seni seviyorum derse kurban hemen " hayır sevmiyorsun, kimse beni sevmiyor " der. Sevgi olarak yorumladığı acıma duygusunu uyandırmada kurban öylesine ustalaşır ki bunu okulda öğretmenlere, sokakta yabancılara veya mağazada görevlilere bile yapmaya başlar. Bu bir oyundur ve kurban bir kilometre uzaktan bile kimin bu oyunu oynayacağını hissedebilir. Bu bilinçli olaral yapılan bir eylemden çok otomatik yani bilinçdışı yapılan bir eylemdir.
İşlevsel olmayan aileler çok fazla kural barındırır. Yaygın kural "konuşma" bir diğeri "güvenme" komşulara güvenme, yabancılara güvenme, öğretmenine güvenme. Bu tarz bir beyin yıkama insanların düşmanımız olduğu şeklindeki başkalarına karşı sürekli dikkatli olmamız gerektiği mesajını çocuğa verir. Islevsel olmayan ailelerim paranoyası bu şekildedir. Çocuk "kimseye güvenme , kimseyle konuşma, hissetme.sadece uslu bir çocuk ol" Mesajlarının altında boğulur. Uslu ve iyi bir çocuk olmak yüzünde gülümsemeyle etrafta dolaşıp gerçekte olmadığı gibi görünen küçük bir robot anlamına gelir.olmadığı gibi görünmek çok enerji gerektirir. Duygularla bağını koparmak ve uyuşmak bağımlılık davranışlarının temelidir.Kendi benliğini saklı tutmak ve maskeyi bozmamak için çok fazla uyuşturucu sigara alkol veya yemek gereklidir.
İşlevsel olmayan bütün ailelerde özel ilgiye ihtiyaç duyan ve genellikle alkolik, seks veya uyuşturucu bağımlısı olan bir kurban bulunur. Çocuklar ailenin ve özel ilgiye muhtaç kişinin bakımına kendilerini kaptırdıklarından kendi ihtiyaçlarının ne olduğunu bilmeden büyürler. Işte böylelikle kurban olurlar. Özel ilgiye ihtiyaç duyan aile bireyi veya kurban ailenin çok çabuk tepesi atan babası olabilir. Oni sinirlendiren bir şey olduğunda freni bozulmuş kamyon gibi yokuş aşağı gidecektir. Böylesi işlevsel olmayan bir ailede büyüdüyseniz ihtiyaçlarınızın karşılanmadığı ilişkiler yaşadığınızı fark edersiniz. Ya da sürekli bir kriz çıkma ihtimali olan her şeyi düzeltmek için kendinizi sorumlu hissettiğiniz ilişkileri kendinize çekmiş olabilirsiniz.insanlar hayatlarında daha önce deneyimledikleri örüntüleri tekrar yaratmaya eğilimlidir.
Eğitim gördüğü dalda çalışma yanılgısı, insanların kendi işlerine bakmayı unutmalarıdır. Yaşamlarını başkasının işinde çalışarak ve o kişiyi zengin ederek harcarlar.
"Hiçbir şey öğrenemedin mi daha ölüm kapındayken bile? Ikide bir onu rahatsız edeceğim, bunun canını sıkacağım diye düşünmesene. Insanların hoşuna gitmiyorsa şikayette bulunabilirler. Şikayet edecek cesaretleri yoksa bu onların sorunu."