Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

GÜLNUR ÖZ.

GÜLNUR ÖZ.
@Gul_Nur_G
Hacerü'l-Esved
HACERÜ’L-ESVED: Cennetten gelen bir taş olup Hz. Ibrahim tarafından Ebu Kubeys Tepesi’nde bulunmustur. Bugün gümüş bir çerçeve içinde 8 parca halinde muhafaza edilen Hacerü'l-Esved, her şavt sonrasında selamlanmaktadır.
Reklam
Hacerü' l-Esved
Efendimiz yere bir örtü serdirip taşı üzerine koydurur ve her kabileden bir kişinin örtünün ucundan tutmasını ister. Böylece mübarek taş konulacağı yere kadar kaldırılmış olur. Efendimiz de taşı alıp yuvasına bırakır.
Hz. İbrahim, Allahu Teala’nın emriyle Mekke’ye uğradığı bir zamanda Hz. Adem döneminde inşa edilen ve Nuh Tufanı ile yıkılan Kabe’nin temellerini arastırır. Kabe, zemzem suyunun hemen ilerisindedir. Hz.Adem dönemindeki temelleri bulan Hz. İbrahim, oğlu Hz İsmail'in de yardımıyla Kabe’yi yeniden inşa eder. Bu inşaat sırasında üzerine bastığı taşın üzerinde mübarek ayak izleri kalır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Zemzem, Hz. İbrahim’in eşi ve Hz. İsmail’in annesi ve köle iken Firavun tarafindan Hz. İbrahim’e verilen Hz. Hacer tarafından bulunmus mübarek bir sudur. Hz. İsmail’in bebek haliyle susuzluktan ağlaması üzerine Safa ve Merve arasında koşuşturan ve su arayan anne, Merve Tepesi’ne yedinci kez geldiğinde evladının ayaklarının altından bir su fışkırdığını görür. Koşarak gelir ve suyun etrafını kumlarla çevirerek küçük bir havuzcuk olusturur. Akıp gitmekte olan suya “zem zem” yani “dur dur” diyecektir. Aradan binlerce sene geçmesine rağmen bugün bizler hâla bu suyu kullanmaya devam etmekte ve hâlâ zemzem demekteyiz.
“Bismillahi Allahuekber” diyerek selam veren her bir kişi başlıyor ilk şavtını yapmaya. Makam-ı İbrahim yönünden dönüyor. Tam 7 dönüş yapılıyor. Bu her bir dönüşe bir şavt deniyor. Dualar, niyazlar, tekbir ve tehlillerle tavaf tamamlıyor. Her bir dönüşte de Kabe’nin Yemen’e bakan köşesine ve Hacerü’l-Esved’e selam veriliyor. Tavaf sonrasında tavaf namazı kılınıp, zemzemden birkaç yudum içiliyor.
Reklam
Mekke’ye gelenler aynen O’nun yaptığı gibi öncelikle ihramdan çıkmalılar. Bunun için de ilk olarak umrenin tamamlanması gerekiyor. Toplu halde niyet ederek tavafa baslanıyor.Tavafa başlama yeri Hacerü'l-Esved’in önü.
Kabe'yi hayatında ilk kez gören kişinin yapacağı duanın kabul olacağına inanıldığı için, bu mukaddes beldelere ilk kez gelenlerde ayrı bir heyecan vardır.
Mescid-i Haram’a Babüsselam’dan girmek sünnettir. Peygamber Efendimiz Mekke’ye geldiginde bu kapıyı kullanırmış. Sünnete uyarak birçok grup Selam Kapısı'ndan içeriye girer.
Bu yolculuğa Peygamber Efendimiz'in doğumu ile şereflendirdiği şehir; Mekke ile başlayacağız. Genelde bu yolculuga çıkanlar baslangıç yeri olarak ya Mekke, ya da Medine’yi tercih ederler. Önce Medine’ye gelenler, Kainatın Efendisi’nin mübarek türbelerini ziyaret eder, Mescid-i Nebevi'sinde namaz kılar sonra Mekke’ye geçerler. Mekke’ye geçecekleri günün sabahında otellerinden ihramlı olarak çıkarlar.
"Akıllılık çoğunluğa bakılarak ölçülmez"
Sayfa 237Kitabı okudu
Reklam
"Neye baktığın değil, ne gördüğün önemlidir."
Sayfa 237Kitabı okudu
Tek bir şeyi farklı yapmak çoğu zaman her şeyi farklı yapmaktır
Sayfa 110Kitabı okudu
Küçük şeylerin önemini asla göz ardı etmemeliyiz
Dünyada sevdiğim tek insan sensin, Portuga. Tek arkadaşım sensin. Bana kart, gazoz, şekerleme ya da misket veriyorsun diye değil...Yemin ederim, doğruyu söylüyorum.
Sayfa 146Kitabı okudu
Hiçbir şey beklemiyorum. Böylece hayal kırıklığına uğramıyorum.
Reklam
Onu aklımdan çıkaramıyordum. Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum. Acı çekmek bayılana kadar dayak yemek değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi.Kolları, başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey.
Sayfa 169Kitabı okudu
"Evet öldüreceğim. Çoktan başladım bile. Öldürmek derken öyle Buck Jones'un tabancasını alıp dan diye öldürmeyi kastetmiyorum. Öyle değil. Kastettiğim onu kalbimde öldürmek. İyiliğini istemekten vazgeçmek. Derken bir gün ölüp gidecek."
Sayfa 145Kitabı okudu
Senin yanındayken kimse bana zarar vermiyor ve kalbimde mutluluk güneş gibi parlıyor.
Sayfa 127Kitabı okudu
Hepimiz bunu arıyoruz, değil mi? Bizi olduğumuz gibi sevecek birini...
Aşk özel bir şeydir; kimsenin detaylarını bilmesine gerek yok.
Sayfa 514Kitabı okudu
Bazen başka birinin gerçeğini anlamak için tek yapman gereken bakış açını değiştirmektir. I+XI=X X=IX+I
Sayfa 510Kitabı okudu
Reklam
Kendisiyle Valdespino arasında seçim yapmak zorunda kalırsa kralın, piskopozu tercih edeceğini zaten tahmin ediyordu. İkisi bir ömürdür arkadaştılar ve manevi ilişkiler daima mesleki ilişkilerin üstünde tutulurdu.
Sayfa 405Kitabı okudu
Bize hiçbir şey yapmadılar; ilk iş mutlak bir hiçliğin içine yerleştirildik, zira bilindiği üzere dünyada başka hiçbir şey, insan ruhuna hiçlik kadar etkili bir baskı uygulayamaz.
Fikirler meyve gibidir, olgunlaşmaları için zaman geçmesi gerekir.
Sayfa 104Kitabı okudu
Her şey geçmişe dayanıyor. Annelerimize, babalarımıza ve onlardan önce onların annelerine babalarına. Bizler, bizden önce gelenlerin iplerinin ucunda dans eden kuklalarız, bir gün bizim kendi çocuklarımız o ipleri yakalayacak ve bizim yerimize dans etmeye devam edecek.
Sayfa 105Kitabı okudu
Bugün Suomlar, bataklık, kayalık ve ormanlıklardan ibaret bir bölgeyi imar edip cennet bahçesine dönüştürmeyi başarmışlardır. Onlar bu cennet bahçelerinde İncil’de sözü edilen "Beyaz Zambaklar” gibi lekesiz, saf ve masum bir hayat yaşamaktadırlar. Finler’in temiz ahlâklı oluşları yalnızca özel hayatlarında değil, toplumsal yaşantılarında da görülmektedir.
Reklam
Öğretmen
Afedersiniz, açıkça söylemek istiyorum! Her meslekte olduğu gibi öğretmenler arasında da mesleklerine yabancı kimseler vardır. Bunlar meslekte çırak bile değildirler. Bunlar öğretmenlik görevini hor gören mesai düşkünleridirler. Böylelerine dostça öneride bulunuyorum. Mesleklerini terketsinler. Kendilerine daha başka iş arasınlar!.. Gitsinler, tüccar olsunlar... Resmi kurumlarda memur olsunlar... Gitsinler ki, daha canlı daha yüce ruhlu insanların bulunması gereken kutsal görevlere layık olanlar gelsin !..